tag:blogger.com,1999:blog-4480625471826477382024-03-13T20:16:39.040+03:00littleivlittleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.comBlogger289125tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-40787198000015521112014-06-08T21:38:00.003+03:002014-06-08T21:50:20.679+03:00Bir Buluşmanın Anatomisi<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; line-height: 18px; text-align: justify;">
<span style="line-height: 28px;">Saate baktığında 12:34:56 ‘ydı. ‘<i>Ehehe negzel saat lan</i>’ diye düşündü. Tekrar Taksim Metrosundan Burger King’in önüne doğru akan kalabalığa dikkatle bakmaya başladı. Daha önce bunu kaç kez yaptığını düşündü. ‘<i>Hayatım Burger King’in önünde seveceğim kızı beklemekle geçti amıniske</i>’ diyerek kaderine tam olarak küsmese de teessüf etti. Saat 12:36:49’du ve hiç de güzel bir saat değildi.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; line-height: 18px; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; line-height: 18px; text-align: justify;">
<span style="line-height: 19.5px;"> İnternette konuşurken kendisini tanıyabilmesi için 4 adet fotoğrafını göndermişti kız. <i>Burger Önü, </i>bu fotoğrafların hepsinde neden sadece boyundan yukarısının olduğunu düşünmemişti. Acaba kız geri kalanı <i>Burger Önü</i>’nün hayal gücüne mi bırakmak istiyordu? <i>Burger </i></span><i><span lang="EN-US" style="line-height: 19.5px;">Önü</span></i><span style="line-height: 19.5px;"> saatine bir kez daha baktıktan sonra tam umudunu kesmeye başlamıştı ki fotoğraflarda gördüğü yüzü yüzlerce kişinin arasından, <i>hani Amerikan filmlerinde FBI’ın falan bilgisayarları aradığı yüzü böyle tırrrr diye tarayarak bir tanesiyle ‘Perfect Match’ diye eşleştirir, </i>aynı o hesap eşleştirdi. ‘<i>Oh’</i> dedi coşkusuna hakim olamayarak. ‘<i>Sonunda Ay Yüzlü’mü buldum.’</i></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; line-height: 18px;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; line-height: 18px; text-align: justify;">
<span style="line-height: 19.5px;"> Kız gerçekten ay yüzlüydü. Ama işin kötü tarafı alt tarafında da aydan esintiler vardı. <i>Burger Önü </i>için ne üzücüdür ki, <i>Ay Yüzlü’den </i>ay parçası diye bahsetmek imkansıza yakındı. Yani ay parçası değil ay tamamıydı daha çok. En azından ay kadar hacim kaplıyordu uzay boşluğunda. <i>Burger Önü</i> bunu fark ettiği anda ‘<i>ya pardon, şey ımm benim karşıya geçmem lazım da bir liranız var mıydı acıba</i>’ diyen rastalı saçlı Greenpeace’çi tipli yavşak dille konuşan bir çocuk yanaştı, ‘<i>Siktir git lan başımdan, başlarım bi lirana da balinana da</i>’ diyerek hıncını rastalıdan çıkarttı. Rastalı ise ‘<i>ne balinası .mınakoyim, deli herhalde</i>’ diye düşünerek kendine yeni avlar aramaya koyuldu. Halbuki bilmiyordu ki bu tiple Greenpeace’çinin kralı, doğa dostunun feriştanı olurdu.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; line-height: 18px;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; line-height: 18px; text-align: justify;">
<span style="line-height: 19.5px;"> <i>Ay Yüzlü</i>, <i>Burger Önü</i>’ne yaklaştı, yaklaştıkça çocuğun gözünde devleşti (mecazen değil). <i>Burger Önü</i> elini uzatarak tokalaştı <i>Ay Yüzlü</i> ile. Hiç de romantik komedilerdeki gibi bir tanışma değildi bu, ne birisi Hugh Grant’tı ne de diğeri Jennifer Aniston. Gerçi kızdan bir seferde 4 tane Jennifer çıkardı ama bu aynı mutluluğu vermezdi büyük ihtimalle. <i>‘Aç mısın, bişeyler yiyelim mi?’</i> sonunda soru işareti olduğundan bir soru cümlesi sayılabilirdi belki, ancak cevabı bilinen şeye soru denmezdi güzel Türkçe’mizde. ‘<i>Off midem kazınıyor’</i>, <i>Ay Yüzlü</i>’nün dünya üzerinde verebileceği cevap olasılıklarının %97,328931’ini kapsıyordu (olasılıksız hesabı). Bu sebeple yemek yemek için nereye gideceklerine karar verme aşamasına geldi durum.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; line-height: 18px; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; line-height: 18px; text-align: justify;">
<i><span style="line-height: 19.5px;"> ‘Yemek yerine karar verme’</span></i><span style="line-height: 19.5px;"> ortalama 5 seneyi doldurmuş ilişkilerden öncesinde iki tarafın ortak noktada buluşması için en az 15 dakikayı harcamalarına sebep olan büyük bir belirsizliktir. Heisenberg bu sorunu yaşasa ‘<i>valla benim bulduğum Heisenberg Belirsizlik ilkesi tırtmış abi bu sorunun yanında’</i> der, bilim dünyasında şok etkisi yaratırdı. Sonuç olarak ikisi de aşırı kibarlaşarak yemek yenecek yeri seçme olayını karşı tarafa paslıyor ancak diğeri cömertçe iade ediyordu. 15 dakikanın sonunda bir kebapçıya gitmeye karar veriyorlardı. <i>Burger Önü</i> menüde 4 lira yazan, ancak ortaya söylendiğinde bir anda duble porsiyona dönüşüp hesapta 8 lira olarak karşısına çıkacak olan çoban salatanın bilincinde olarak kebapçıya giriyordu. Biliyordu ki menüsü Osmanlı döneminden kalma ferman kapaklarına benzeyen kebapçılarda hesaba itiraz edilemezdi. Hele yanında ilk kez buluştuğu birisiyle bu ihtimal sıfıra iniyordu.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; line-height: 18px;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; line-height: 18px; text-align: justify;">
<span style="line-height: 19.5px;"> Mekandan çıkarken görüyoruz ikiliyi. <i>Ay Yüzlü</i> doymuş ve mutlu, <i>Burger Önü</i>ise kazıklanmış gibi duruyordu. <i>‘Bir yemeğe 54 lira verilir mi lan?’ </i>düşüncesi adeta karikatürlerdeki gibi bir düşünce balonu olmuş ve diğer faniler tarafından da görülebilir hale gelmişti. <i>Ay Yüzlü </i>metroya girmek için ayrılırken mutluluktan (belki de doymuşluk hissidir, tam bilemiyoruz) sırıtırken, <i>Burger Önü</i> otobüse biner binmez bir hışımla telefon rehberinden bir numara siliyordu.</span></div>
littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-78563779437007063962014-01-18T18:04:00.000+02:002014-01-18T18:04:53.912+02:00Kısa Kısa #77<div style="text-align: justify;">
Selam, direktomen yazıya giriyorum. Evet direktoman.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
*Formasının içindeki atlete yazı yazdırıp gol atamayan futbolcunun dramı da ne fenadır lan. Adam hazırlanmış, muhtemelen eşinden dostundan bu baskı işlerinden anlayan birisiyle irtibata geçmiş, uzun bir süre ne yazdırsam diye düşünmüş. Maçtan önce güzelce formasının altına giymiş ve attığı golde onu nasıl göstereceğinin provasını bile yapmıştır muhtemelen.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
*Sonra maç içinde çeşitli pozisyonlar oluyor, atıyorum top tam önüne gelecek savunma araya giriyor, hatta utanmadan kademeye giren bile var. Pozisyonlar harcandıkça insanın içindeki atlet iyice ağırlaşır lan. Onun baskısı da oluşur atacağın varsa da atamazsın. Demem o ki bunlar gereksiz işler, at golünü öp yüzüğünü iki elini havaya kaldır '<i>Allahım bu golü atmamda emeği geçen herkes adına çok teşekkürler, senin sayende oldu</i>' vs duanı et bitir. Niye yazıya giriyorsun.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
*Onun adı aslında Adrenalin Lima olmalıymış.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
*İkiz bebek de resmen "1 alana 1 bedava kampanyası gibi".</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
*Hayatımda hiç golf oynamadım ama tabii izlemişliğimiz var. Golf genelde hayvan gibi uzaktan tek vuruşla şansa bala deliğe sokulan topların Akıllı TV videolarında kendine yer bulmasıyla tanınmış bir spor. Bu ilginç vuruşlar olmasa dünya üzerinden 6 ayda silinmesi gereken bir spor çünkü bana göre.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
*Ha oynayanlar için zevklidir ona bişey diyemiyorum. Zaten zenginler oynadığı için onlar bir şekilde hayattan zevk alaiblmeyi beceriyorlar ama oynayanlar dışında kimseye bir şey ifade etmeyen bir spor olduğunu düşünüyorum. Bi de tabii Tiger Woods. Adam 7 sülalesine yetecek kadar para kazandı. Aslında öyle çok bilinmeyen bir spora giriceksin temelden. En iyisi olunca bir şekilde sponsor falan parayı götürüyorsun. Dur ben biraz az bilinen spor araştırayım.</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdW8zcYjtH9CIesBswjQkLUnI6pRmWdyl0WW3fIVyXyK-onyskq2gDtZbJJglRTBo7nb_bh0JF8eMaGmwnTLvDDP9l_wu9KrsDGW929-swKWjKnZ8AH_JNNgqNsGZHTxXrfl5obRiy4nUN/s1600/17-examples-of-tiger-woods-insane-competitiveness.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdW8zcYjtH9CIesBswjQkLUnI6pRmWdyl0WW3fIVyXyK-onyskq2gDtZbJJglRTBo7nb_bh0JF8eMaGmwnTLvDDP9l_wu9KrsDGW929-swKWjKnZ8AH_JNNgqNsGZHTxXrfl5obRiy4nUN/s1600/17-examples-of-tiger-woods-insane-competitiveness.jpg" height="240" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<i><u>-şşşt uyandırma kanka</u></i></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
*Bak bak çakala bak. Keh keh hadi bakalım ye paraları. </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
*Bu golfle ilgili bir maruzatım daha var. Şimdi golf için spor deniyor biliyorsunuz. Ama bu golfçü arkadaşlar bir delikten diğer deliğe giderken (ulan bu da ne terbiyesiz bir yaklaşım oldu kdlajsldkjsadjk) yürümek yerine ufak arabaları tercih ediyorlar. Aman efendim 100 metre yürümekten imtina ediyorlar. Genç okuyucularım için açıklamak gerekiyorsa 100 metre gitmek onları kasıyo falan yani. Kaptın?</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
*Türkçe'yi öğrenin oğlum, Türkçe önemli.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
*Ya sen spor yaptığını iddia ediyorsun ama 100 metre yürümek yerine arabaya biniyorsun. Kimse kusura bakmasın ben bu adamlara sporcu demem, diyemem. Bir maçta 10 kilometre koşan futbolcuya haksızlık yapmış hissederim kendimi. 35 kilometre yardıran maratoncu kırılır bunu görünce. Yürü git burdan Taygır Wuuds.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
*Buradan Volkswagen markasının reklamcılarına sesleniyorum. Arkadaşım siz bu golf arabalarını neden VW Golf marka arabalardan yapılması için girişimde bulunmuyorsunuz. Çok mu zor ya bunu düşünmek. Hop çaktın kelime oyununu, görenler 'Aaaaa ne güzel ya meheehehe' diye gülecekler. Bunu da ben söylemiyim artık.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
Evet bu yazımızda genelde sporun mizahi yönlerinden bahsettik. Bu ne lan TRT 4'te Açıköğretim sınavı çözen çok düzgün konuşan öğretmenler gibi özet geçiyom. Güldüyseniz yorum morum yapın bana gaz verin sevgili arkadaşlar. Burdan zor geliyorsa Twitter'dan falan da olur. Arada RT yaparsanız da makbule geçer. Ahmet Hakan RT istiyor da ben isteyince mi ayıp. Hadi öptüm alayınızı.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
<br /></div>
littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-35540262488361238102014-01-06T17:32:00.001+02:002014-01-06T17:32:59.399+02:00Kısa Kısa #76*Naban sevgyili okur? Neyaptıng?<br />
<br />
*Düşünsene İç anadolu şivesiyle blog yazdığımı. Bayaa bi' komik olurdu lan.<br />
<br />
*Toplu taşımada kendisine yer verilmeyen yaşlı siniri diye bir şey var. Şimdi öncelikle metro, metrobüs gibi taşıtlarda insanlar yarım saat 1 saat ekseninde yolculuk ettiklerinden ilk duraktan itibaren oturarak gitmek için sıradaki boş aracın gelmesini bekliyorlar. Bazen 2-3 araç bile beklendiği oluyor. Ben de öyle yapıyorum ve bu çok mantıklı. Şimdi yaşlımız bazen ilk durakta herkes oturmuşken çat diye biniyor ve yavru kedi gözleriyle insanlara bakıyor kendilerine yer vermeleri için. E amcam / teyzem 2 dakika beklersen zaten boş araç gelecek ona binerek rahat bir yolculuk yürütebilirsin. Ama yoook, yaşlı olduğu için başkalarının haklarını gasp etmeyi kendilerine hak görüyorlar. Sinirlendim, umarım böyle yapanlar bir an önce cennete giderler... Pardon bu biraz ağır oldu.<br />
<br />
*Gelelim daha orta duraklardan binen yaşlı türlerine. Şimdi atıyorum bu yaşlı amca 55 yaşında olsun. Yani öyle ayakta duramayacak, yürüyemeyecek kadar kötü değil durumu. Zaten öyle bir şey görüldüğü anca en az 4-5 kişi hemen yer vermeye çalışıyor. Gençlerimiz 'o kadar da' bilinçsiz değil yani. Neyse efendim (orta) yaşlı amcamız kendisine yer vermeyen 2 tane genci yanyana görünce başlıyor geçirmeye. Üstelik bunu bilerek bağıra bağıra yapıyor ki herkes duysun, mümkünse ufak çaplı bir linç başlatsın.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg2LKQB9T4LntzakwlPCuUxfXhVfkdPE5yCNK2aFY7-kWNsRp5bxbS7djW0JhYGA8aY6uzlOSGXLHUfs8opjrMW-QdPqVtXwUjtZWrIZY5eVJv9u9DQA3gqFTKAwMNSEYjcen8yWzpHYgSV/s1600/hirsiz_yasli_adami_aglatti_h4533.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg2LKQB9T4LntzakwlPCuUxfXhVfkdPE5yCNK2aFY7-kWNsRp5bxbS7djW0JhYGA8aY6uzlOSGXLHUfs8opjrMW-QdPqVtXwUjtZWrIZY5eVJv9u9DQA3gqFTKAwMNSEYjcen8yWzpHYgSV/s320/hirsiz_yasli_adami_aglatti_h4533.jpg" height="166" width="320" /></a></div>
<div style="text-align: center;">
<i>kendisine yer verilmeyen yaşlı (temsili)</i></div>
<br />
*Yaşlı amcamız bağıra bağıra "AH BU ÜLKENİN GENÇLERİNE YAZIKLAR OLSUN BE, ÜLKE NEREYE GİDİYOR" bir başlıyor, sadece kendisine yer vermeyen 2 gençten genelleye genelleye bir milletin tüm gençliğine '<i>İşe yaramaz, kadir kıymet bilmez, geleceğimiz bunlara mı kaldı?</i>' türevi hakaretlerle saldırıyor. Genelde bu tip durumlarda kendisine şakirt tipli biri destek çıkıyor ve amcamız da anlatacak birini bulmanın verdiği şevkle iyice coşuyor.<br />
<br />
*Normalde yaşlı görünce yer veren bir insanım ama bu tipleri görünce hiçbirine yer vermeyesim geliyor. -TÜRKİYE NEREYE GİDİYOR BU GENÇLİK NEDİR LAAAAN? Sen de sus artık be dayı tamam al otur yerime.<br />
<br />
*Sinirlendim biraz sakinleşiyim OOOOOOĞĞĞMMMMM.<br />
<br />
*Bu meditasyoncular, çakra açıcılar, kendini dinle'ciler, burççular, falcılar alayı yalan dolan he. Ortada madden bir şeyin olmadığı alış-veriş işlemlerinin %90'ı büyük dolandırıcılık bence. Olm ben niye blog yazısında etrafa şiddet saçıyorum. Komik olması lazımdı la bu yazının. Komik olmayı unutmuşum olm resmen lan :/<br />
<br />
*Mucitlere gerçekten çok özeniyorum. Müthiş işler yapan, insanların yaşamlarını kolaylaştıran aletler yapmış insanlar. Ama o insanların mucitlik süreçlerini gerçekten merak ediyorum. Yani mesela nasıl bir ihtiyacın oldu da fotokopi makinasını bulmak zorunda hissettin? Aynı kağıttan 100'lerce çoğaltan bir adamdın da <i>"Eeehh s.kerim yapıcaanız işi, ben çoğaltma makinesi yapıcam lan!"</i> diye delirdi de onun için mi kastı. Gerçi sadece yazı yazabilen bir adamın da böyle bir icadı gerçekleştirmesi zor gibime geliyor. Artık nasıl bıktıysa yazı yazmaktan o anda yukarıdan bir yerlerden güç kuvvet ve oldukça fazla miktarda beyin, keşif içgüdüsü, elektronik bilgi yüklendi. O da biraz şans eseri, biraz iman gücü ile fotokopi makinasını icat etti ve hemen kullanmaya başladı. Ne diyeyim helal olsun.<br />
<br />
*Bu devirde icat yapmak da zor abi. Her şeyi yapmışlar, ihtiyaç kalmadı ki. <i>(Bundan sonra da hayvan gibi icat yapıldı, mal gibi rezil oldu)</i><br />
<br />
Nası ama 2 günde tak gömdüm yeni blog yazısını. Bundan sonra böyle aslan. Öpüyom gadandan. Yorum yapmayı, yazıyı Twitter paylaşmayı unutma.<br />
<br />littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com27tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-42559683061150906482014-01-02T18:03:00.000+02:002014-01-02T18:03:03.313+02:00Kısa Kısa #75 (2013 Özel / Özet)Selamlar.<br />
<br />
*2013 yılında bloga sadece 4 tane post yazmışım. Onlardan 1 tanesi de zaten eski yazılardan. İnternet alemine blog yazarak başlayan biri için resmen utanç tablosu. 2013'te bloga yazmadım, peki neler yaptım? Biraz anlatıyım.<br />
<br />
*Bloga yazmadığım bu süreçte yazı yazmadım mı? Hayatım boyunca yazdıklarımın toplamı kadar yazıyı 2013 yılı içinde yazmışımdır muhtemelen. Ama bundan sevgili blogcuğum pek faydalanamadı. Twitter'a nerden baksanız 750-800 tane tweet yazmışımdır. 1000 bile olabilir.<br />
<br />
*Onun dışında yazı yazarak para kazanabileceğim işlerde çalıştım. Bir tanesi yeni kurulan bir sosyal medya ajansı gibi bir yerdi (<i>tam olarak bir ajans sayılmazdı ama direk sonuca odaklı işler yaptığımızdan böyle de adlandırabilirdim)</i>. Bu süreçte Twitter'da güzel işler yapan, çok güzel adamlarla birlikteydim. Onlardan çok şey öğrendim hem sosyal medya, hem yazı yazmak, hem de iş hayatı anlamında.<br />
<br />
*Aramızda kalsın güzel de para kazandım. Doğru zamanda doğru yerde olmanın getirisiydi bu. 24 yaşında bir genç için çok doğru bir hamleydi. Bunu oradan ayrıldıktan 6-7 ay sonra geriye dönüp baktığımda net bir şekilde görebiliyorum. Yani mental anlamda beni geliştiren bir iş olmasının yanı sıra maddi olarak da beni ilerisi için çok rahatlattı. Neyse buraya para konuşmaya gelmedik :p<br />
<br />
*İlk çalıştığım yerde markalardan brief alıyor, istekleri doğrultusunda uygun Twitter hesaplarıyla Twitter reklamları gerçekleştiriyorduk. Burada reklam için kurgu yazıyor, metinleri hazırlıyor, kurgunun akışı sırasında tüm kontrolü sağlıyor ve sonrasında da raporlamasını gerçekleştiriyordum. Bu söylediğim akışı çalıştığımın son 5 ayında falan gerçekleştirdim. Ondan öncesinde iş yoğunluğum daha azdı. Ama sonlara doğru neredeyse tüm işi kendi başıma yapmaya başlamıştım ve bu beni kafa olarak çok yoruyordu. Benden başka aynı işi yapacak başka bir kimsenin olmaması banyoya girerken bile 'Lan acaba iş gelir mi?' diye düşünmeme neden oluyordu. İşten ayrıldım.<br />
<br />
*Bu işte çalışırken freelance olarak pek çok marka için içerik üretiyordum. Bunlardan bazıları ödüller aldı ve bir başarının parçası olmak beni oldukça mutlu etti. Toplamda 4 farklı marka ve 15-16 farklı karaktere metin yazdım ve bir süre sonra kafam dağıldı. Sürekli komik, eğlenceli, mizahi bir şeyler üretebilmek gerçekten çok zorladı beni ve yaz ayına denk gelen yaklaşık 3 aylık bir tatil yaptım. Bu da hakikaten çok iyi geldi.<br />
<br />
*Sonrasında gerçek bir sosyal medya ajansında metin yazarı olarak işe başladım. Burada daha stabil ve daha profesyonel olarak çalışıyordum. Zaten düzenli yaşamı seven biri olarak mesai saati bile beni mutlu ediyordu. Halen de aynı ajansta çalışmaya devam ediyorum.<br />
<br />
Sonuç olarak 2013 benim için böyle bir yıldı. Bundan sonra umarım (her seferinde de bunu söylüyorum amk artık inanmıyorsunuz biliyorum :] )her hafta bir blog yazısı yazacağım. Şimdilik görüşmek üzere. Öpüyom.littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-39040775658033553942013-08-09T17:26:00.003+03:002013-08-09T17:26:44.402+03:00Berber ve Saç Traşı Üzerine Bir MakaleSelamlar,<br />
<br />
*Saç kestirmek gerçekten kendi içinde çeşitli ritüeller barındıran bir ayin gibi bence. Kadın kuaföründe çok fazla tecrübelerim olmasa da bir kaç kez girmiş-çıkmışlığım var. Ama tabii asıl ihtisas alanım erkek berberi. Kısaca anlatayım, sizi şöyle alttaki maddeye alayım, buyrun, lütfen önden, rica ederim, siz misafirsiniz eheh.<br />
<br />
*Berberde daha girdiğiniz andan itibaren hoşluklar başlıyor. Eğer sıra varsa köşedeki koltuklara geçip ortada duran günün gazeteleri ve en az 2 yıllık erkek dergilerine göz atma şansınız oluyor. Gazeteler, Posta, Fanatik-Fotomaç ve berberine göre Bulvar, Şok vs. olabiliyor. Burada güzel vakit geçirmeniz için her şey düşünülmüş. İki duvarın birleştiği yerde tavandaki 37 ekran tv'de Akasya Durağı veya Kral TV izleyerek de sıranızın gelmesiniz bekleyebilirsiniz. Evet bir kişinin traşı bitti, şimdi sizi boş koltuğa alalım.<br />
<br />
*Koltuğa oturdunuz, berber arkada yanaştı. Saçınızı adeta bir sevgili edasıyla karıştırmaya, parmaklarını kafanızda gezdirmeye başladı. O an zaten kendinizi berbere teslim ediyorsunuz, çünkü güven sağlıyor adam. Berber örtüsünü koymadan önce eskiden olmayan son 10 yılda ortaya çıkan boyun lastiğini (buna bu ismi ben verdim, ne ki acaba gerçek adı?) boynuna bağlıyorlar. Örtüyü taktıktan sonra '<i>Nasıl yapalım abi?</i>' sorusu ile olaya giriş başlar.<br />
<br />
*Bir kaç sefer unisex kuaföre gitmiştim, bu tip yerlerde kafayı arkaya yatırarak saç yıkama gibi bir opsiyon var, gerçekten inanılmaz bir rahatlık. Çünkü kafayı öne eğerek yıkatmak, kadınlar bilmez, resmen kabir azabı gibi. Genelde berber çırağı suyun ısınmasını bekledikten sonra 'Buyur abi' diyerek seni öne doğru alır, kafayı lavabonun içine sokarak çırağın insafına göre ya buz gibi ya da çok sıcak suda kafan ovalanmaya başlar. Ağzına yüzüne su kaçar tükürmeye çalışırsın olmaz, yutsan zaten olmaz, telmaşa anlardır. Çırağın insiyatifinde 1-2 dakikalık azaptan sonra kafayı havluyla sarıp hızlı bir hareketle seni eski haline döndürdüğünde yaşadığın mutluluk ise tarif edilemez. Böyle yüzünü havluyla hafif hafif kurulama anı. Öhm hikaye biraz daha devam ederse hakkımda hoş olmayan iddialar ortaya çıkabilir bu faslı burada kapatıyorum.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj6eHiV2SkL2S4AAkfe1vaOBVIvYq0vw9vqWuuoqTIMses39MEc3rPFgGxqxb-h_A-xoVIvEjZDbig_GgK4QGaXei9dwzk9xZuYaUoHEO_aoTOTqG0FDLwOHwq1fCzqP6z9CK4KTwV2X2qE/s1600/berber_polis_sac_yikama_gozalti_206065855g.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="264" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj6eHiV2SkL2S4AAkfe1vaOBVIvYq0vw9vqWuuoqTIMses39MEc3rPFgGxqxb-h_A-xoVIvEjZDbig_GgK4QGaXei9dwzk9xZuYaUoHEO_aoTOTqG0FDLwOHwq1fCzqP6z9CK4KTwV2X2qE/s320/berber_polis_sac_yikama_gozalti_206065855g.jpg" width="320" /></a></div>
<div style="text-align: center;">
<i><u>İşte o çaresiz anlar</u></i></div>
<br />
*Saç yıkamadan sonra berberin gelip tekrar bi saçı okşaması ve ardından senin nasıl istediğini tarif etmenden sonra traş faslında geçilir. Burada ben genelde çekingen biri olduğumdan ve çok berber değiştirdiğimden sürekli bir berber muhabbetine dahil olamadım hiç. Ama son 2 yıldır falan toplamda 4 kez aynı berbere gittim (evet 6 ayda bir saç kestiriyorum). Onunla biraz muhabbetim oldu açıkçası, açıklıyorum dünyanın en keyifli sohbeti berberde olan. Yeri gelmişken bir şeyi daha açıklayalım, bu 'Berber Değdirmesi' denilen olay bence büyük bir tezgah. Yok yani öyle bir şey, en azından benim berberlerim benden hoşlanmamış ve bana değdirmiyo olabilirler, bu da bir ihtimal.<br />
<br />
*Traş bittikten sonra bildiğin ayakkabı fırçasıyla yüzünüzü süpürmesi garip anlardan biri benim nazarımda. Bir de ben berber örtüsünün altında ellerimle nah vb. hareketler yaparak küçük heyecanlar yaşayarak olayı daha eğlenceli hale getiriyorum. Size de tavsiye ediyorum.<br />
<br />
Evet berber, traş olmak gibi konuları güzel şekilde irdeledir. İyi günler dilerim.littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-11483095448404542112013-07-05T17:24:00.002+03:002013-07-05T17:24:48.797+03:00Hüsmen Beşbenzemez<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipnCKC6PC8t4MbFvQ7aTUtV6Yk4GFt3VNXYwYDx1bF3HfrVQzvjQvtMXK2ciPN5XT-fLmcWnGw7owsHeRsugTqceMK7SVs_nxOwzwEfsoyCoVFdYOpBcYOKWyzjf31BlBamfhxeHczgtEt/s1600/super-loto.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="239" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipnCKC6PC8t4MbFvQ7aTUtV6Yk4GFt3VNXYwYDx1bF3HfrVQzvjQvtMXK2ciPN5XT-fLmcWnGw7owsHeRsugTqceMK7SVs_nxOwzwEfsoyCoVFdYOpBcYOKWyzjf31BlBamfhxeHczgtEt/s320/super-loto.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
<div style="text-align: justify;">
Merhabalar, benim adım Hüsmen Beşbenzemez. Dün bu saatlerde çalıştığım devlet dairesinden çıkıp evime doğru giderken sayısalcıda Süper Loto ödülünün 6.5 milyon liraya ulaştığını belirten tabelaya rastladım. İçeri girip cebimdeki 2 tane 1 lira ve 2 tane 50 kuruşu adama gösterip,</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
-<i>Bunlarla kaç kolon oynayabiliyorum?</i></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Diye sordum. 3 kolon oynayabildiğimi öğrenince boş oyun kağıtlarını, bankoya lastikle bağlı ucu mavi, kalanı bok rengi tükenmez kalem ile işaretlemeye başladım. Toplamda 6'şar tane sayı işaretleyecektim ve her kolonda uğurlu sayım olan 7'yi en baştan işaretledim. Belki bu matematiksel olarak şansımı azaltıyordu ama benim manevi mutluğum matematikten daha önemliydi.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Az evvel televizyon karşısında uyumak üzereyken annemim,</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
-<i>Hüsmen, hadi oğlum biz yatıyoruz babanla, sen de fazla durma. İyi geceler. Ha o çıkarttığın pantolonunu yıkayacaktım cebindeki kağıtları masana koydum.</i></div>
<br />
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-style: italic;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
Demesiyle birlikte dün oynadığım süper loto aklıma düştü. Hemen teletexti açtım. Muhtemelen dünyada teletext teknolojisini kullanan bir avuç insan kalmıştık. Ama olsundu, sayısal lotoyu teletexten kontrol etmek bir gelenek olmuştu artık. Sayfayı açtım, Sayısal Loto, 10 numara, 5+1 gibi oyunların sonuçları sırayla geçiyordu. Onları beklememek için odama gidip oynadığım sayısal kağıtlarını aldım. Salona geldiğimde Süper Loto sonuçları geçmek üzereydi. Sadece ilk numarayı görebilmiştim. 7...</div>
<br />
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
....</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Merhabalar, benim adım Hüsmen Beşbenzemez. Şu anda saat 22.35 ve benim tam olarak 3 milyon 293 bin 881 liram var. Ne yapacağımı bilemez haldeyim. Elimi kolumu nereye koyacağımı bilmiyorum. Annemi ve babamı uyandırmak istemedim. Çünkü babam gece uyanınca bir daha kolay kolay uyanamıyordu. İkramiye vuran kuponu güzelce katlayıp cüzdanıma yerleştirdim. Sabah işe gitmek için her gece olduğu gibi saatimi 6.15'e kurdum. Para beni değiştirmemişti.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Gece biraz rahatsız geçti, saatimin nefret ettiğim sesi ile yeni bir güne uyandım. Dün yaşananların gerçek olup olmadığına 1 saniye kadar emin olamasam da sonra başımın yan tarafındaki cüzdanı gördüm. Hemen açıp kupona baktım. Evet, gerçekten zengindim. Hızlıca hazırlanıp odamdan çıktım. Sabahları kahvaltımı evde yapmayıp yol üzerinden poğaça ve limonata alıyordum, yine aynısını yaptım.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Ofise gittim, hemen bilgisayarımı açtım. Havayolu şirketinin online bilet alma kısmından Galapagos, Ekvador'a bilet aldım. Umarım cam kenarı iyidir, seyrede seyrede giderim. Geçtiğimiz aylarda çalıştığım yerin kurs almam için beni Almanya'ya göndermiş olması sebebiyle vize ve pasaportum hazırdı. Akşam 21.30'da kalkacaktı uçağım. Patronun odasına şöyle bir baktım, kendisi içerideydi. Daha önce bir kaç kez '<i>Offf şu muhasebede çalışan Ebru erik gibi hatun kütür kütür yenir ha tıstıstıstıs' </i>dediği Ebru'nun yanına gittim. Normalde asosyal biri olduğum için ofisten çoğu kimseyle birebir diyaloğum olmamıştı. Beni görünce şaşıran Ebru zoraki bir şekilde gülümsedi.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<i>-Ebru Hanım merhabalar, size bir şey söylemek istiyorum. Immm bizim patron, Hulki Bey...</i></div>
<div style="text-align: justify;">
<i><br /></i></div>
<div style="text-align: justify;">
Bir kaç saniye durakladım, '<i>Eeee?</i>' dedi Ebru,</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
-<i>Sizi kütürdetmek istiyor, </i>dedim ve arkamı dönüp çantamı toplamak üzere masama doğru ilerlemeye başladım.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<i><u>(devam edebilir)</u></i></div>
littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-24076026432510612882013-07-03T03:14:00.004+03:002013-07-03T03:14:34.429+03:00Az Kay da Ben de OturayımAa naber hacı?<br />
<br />
Ulan aylardır bloga dokunmayan ben değilmişim de hiçbir şey olmamış gibi dümdüz yazıya girsem mi acaba böyle? Size de anlık bir paralize durumu yaşatıp '<i>Aa naber abi, hiç gözükmüyosun, görüşelim bi ara mutlaka, araşalım.'</i> diye normal yaşantımıza devam etsek. Ama yok sanırım yemeyeceksiniz. Bu sefer kesin dönüş yaptım bloga. Ya dedim ben eskiden blogger bir insandım, kendimi sosyal medyada konumlandırırken ilk olarak blog yazdığımdan bahsediyordum, sonra ne olduysa bu <b>bela</b> Twitter geldi fenoluk falan derken olayların ipinin ucu kaçtı. Bu sıralı düşüncelerle birlikte blogu tekrar aktif günlerine döndürmeye karar verdim. Tabi bu aynı kararı <b>79</b>. verişim falan oluyor. Bu yazıda da biraz goygoydan uzaklaşıp sebeplerimi açıklayayım. Hem kendimi de ikna etmiş olurum hem de böyle giriş yazısı olur.<br />
<br />
1) Twitter'dan sıkıldım.<br />
<br />
2) Yok.<br />
<br />
Evet gördüğünüz gibi çok da fazla sebebim yokmuş. Ama yine de artık blog yazılarına yoğun bir şekilde devam edeceğim. Sadece <u><a href="http://littleiv.blogspot.com/search?q=k%C4%B1sa+k%C4%B1sa" target="_blank">Kısa Kısa</a></u> serisi gibi geyik, mizahi yazılar değil daha hayattan, gündemden yazılar yazmayı da planlıyorum. Her kış düşünülen '<i>Kanka bu sene güzelce sporumu yapıyım yaza vücut yapıp gireriz</i>'den farklı olacağını umarken sizlere bol güneşli günler diliyor, aranızda geri geri götüm götüm giderek ayrılıyorum.littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com9tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-27403623636386408572013-04-12T16:27:00.004+03:002013-04-12T16:27:54.282+03:00İnternetsiz<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4vtc39sELqg4tkqPSQK0S1iGbUl3fPIgFfQ9_H6qmKBHavpelOEMLg_TN2NFLQJxfQMHkphc4Qm2fOrv-9Clfv2iYfExw7UToS52AjVspjl62NsbXDvBK6S0wZ13GQwNtnSyS3I4QgLfh/s1600/kan_damlasi.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4vtc39sELqg4tkqPSQK0S1iGbUl3fPIgFfQ9_H6qmKBHavpelOEMLg_TN2NFLQJxfQMHkphc4Qm2fOrv-9Clfv2iYfExw7UToS52AjVspjl62NsbXDvBK6S0wZ13GQwNtnSyS3I4QgLfh/s320/kan_damlasi.jpg" width="251" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<span style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 20.625px; text-align: justify;"><br class="Apple-interchange-newline" /></span><span style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 20.625px; text-align: justify;"></span>
<div style="text-align: justify;">
'<span style="font-style: italic;">Aa</span>' dedi. '<span style="font-style: italic;">hiç mi girmiyorsun internete</span>'. '<span style="font-style: italic; font-weight: bold;">Yok</span>' dedi çocuk, '<span style="font-style: italic; font-weight: bold;">pek sevmiyorum internet olaylarını</span>'. '<span style="font-style: italic;">Facebook, twitter, blogun falan da mı yok</span>?'. '<span style="font-style: italic; font-weight: bold;">Yoo</span>' dedi gülümseyerek.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Belli ki kız etkilenmişti bundan. Bundan 15 yıl önce tam tersinden etkilenirdi kızlar, '<span style="font-style: italic;">ayy internete mi giriyosun, ben de bakıyım mı biraz</span>' diye çok erkeğe yanaşmışlardı. Şimdi ise herkesin Facebook hesabı vardı. Twitter'ı olmayanların blog'u, o da yoksa eğer tumblr sayfası vardı. Artık telefonun yerini msn almıştı. Bilgisayar olmayan evler annelerin geçmişte 'mahallede sadece bizde televizyon vardı' dediği evlere dönmüştü şimdi.</div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 20.625px;"><br /></span></div>
<span style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 20.625px; text-align: justify;"><div style="text-align: justify;">
Daha birbirlerini yeni tanıyorlardı ve ikisi de uzun süreli ilişkiden çıkmışlardı. Belki bu yüzden belki de eskiden beri gelen özelliklerinden dolayı yeni tanıştıkları insanlara temkinli yaklaşıyorlardı. Gerçi bunda kız tarafının biraz daha dikkatli olması gerektiği genel-geçer bir kavramdı ve erkek bu konuda biraz daha rahat davranabilirdi.</div>
</span><div style="text-align: justify;">
<span style="color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 20.625px;"><br /></span></div>
<span style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 20.625px; text-align: justify;"><div style="text-align: justify;">
İki üç aydan sonra sevgili olmaya çok yaklaşmışlardı. Artık kız, oğlanın evine gitmeye kadar vermişti. Yeni başlayan bir ilişkide eve ilk geliş önemlidir. Çocuğun ya da kızın odasındaki eşyalar, o eşyaların yerleşimi kişilikler hakkında çok önemli ipuçları verir. Kız da bu yüzden çok heyecanlıydı. Bilgisayarım yok internete de girmiyorum diyen çocuğun odasında neler vardı merak ediyordu. Büyükçe bir kütüphane, bir yatak ve bir dolap. Belki de bir hobisi ya da koleksiyonu vardır, onunla ilgili bir köşe oluşturmuştur diye düşündü.</div>
</span><div style="text-align: justify;">
<span style="color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 20.625px;"><br /></span></div>
<span style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 20.625px; text-align: justify;"><div style="text-align: justify;">
Kız eve gelince selamlaşma faslının ardından çocuğun odasına gittiler. Beklediğinden çok farklı değildi odası. Kütüphanesinden kitaplar gösterdi çocuk. Salona geçtiler, eski VHS'leri çalıştıran bir video oynatıcı vardı televizyonun altında. '<span style="font-style: italic; font-weight: bold;">Sadece internet değil dvd player da yok</span>' dedi çocuk gülererek. 68' yapımı 'Doctor Zhivago'nun kasedini koyup televizyonu açtı. İzlemeye başladılar. Bir süre sonra gereğinden fazla yakınlaşmış olacaklar ki öpüşmeye başladılar. Kız bir klişeyi yerine getirmenin mutluluğuyla '<span style="font-style: italic;">tuvalete gidebilir miyim?</span>' diye sordu. '<span style="font-style: italic; font-weight: bold;">Tabi</span>' dedi çocuk, '<span style="font-style: italic; font-weight: bold;">soldan ikinci kapı</span>.'</div>
</span><div style="text-align: justify;">
<span style="color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 20.625px;"><br /></span></div>
<span style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 20.625px; text-align: justify;"><div style="text-align: justify;">
Kapıyı açtığında dehşete düşmüştü kız. Küçük bir odaydı belki ama sayabildiği kadarıyla 10-12 adet bilgisayar vardı. Bir sürü kablo, mikrofon, kulaklık, cd. Odanın içi mini bir teknoloji üssü gibiydi. Şok olmuştu kız. Merak duygusu tüm vücudunu ele geçirmişti. Diğerlerine göre nispeten büyük olan ekranın önüne geldiğinde monitörde bir takım yazılar görmüştü. Tam ekrana yaklaşıp neler olup bittiğini öğrenmek için öne eğildiğinde vücudunun sol tarafında bir acı hissetti. Elini oraya atınca kırmızı ve yoğun bir sıvının akmaya başladığını gördü. Gözleri kararmaya başlamadan önce monitöre takıldı. MOSSAD başlığı altında bir takım sayılar görüyordu. Vücudu yavaş yavaş aşağı doğru kayarken bilgisayarın yan tarafındaki İsrail pasaportunu farketti kız.</div>
</span><div style="text-align: justify;">
<span style="color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 20.625px;"><br /></span></div>
<span style="background-color: white; color: #444444; font-family: Tahoma, Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 20.625px; text-align: justify;"><div style="text-align: justify;">
Kan, beyaz tişörtünün büyük bir kısmına yayılmışken bıçak darbesinin acısı iyiden iyiye hissettirmeye başlamıştı kendisini. Yere yığıldığında çocuğa dönmeye çalıştı. '<span style="font-style: italic;">İn..internete girmiyordun..</span>' dedi belli belirsiz. '<span style="font-style: italic; font-weight: bold;">Girmiyorum</span>' dedi çocuk. '<span style="font-style: italic; font-weight: bold;">Ne facebook ne de twitter'ım var. Ayrıca soldan ikinci kapı demiştim, ilk kapı değil</span>'...</div>
</span>littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-22611721392376978042012-12-13T20:08:00.002+02:002012-12-13T20:08:16.510+02:00Kısa Kısa #74Selamlar<br />
<br />
*Bir insan neden Lerzan Mutlu'nun fan klübüne üye olur ki?<br />
<br />
Ehehehe şaka lan hiçbir şey olmamış gibi hemen yazıya geçeceğimi düşünmüyordun herhalde sevgili okur? Kaç aylık bir aradan sonra tekrar bloga gelmek adeta gizli bir kütüphanedeki çok eski bir kitabı alıp üzerinde tozu pisliği üflemeye benziyor valla. O tadda duygular yaşıyorum şu an. Frrk. Yok ağlamıyorum, gözüme toz kaçtı. Kütüphane pislik yuvası olmuş, tabi kaçar toz. Neyse, nasıl özlemişim ya burayı. Bir takım sebeplerden ötürü buraya uğrama konsantrasyonumu bir türlü sağlayamıyordum. Ama farkettim ki internette yazan adamın en önemli köşesi kendi blogudur. Twitter fenomenliğiymiş falan bunlar hep boş işler gelip geçici. Valla biraz daha uzatırsan ağlıycam ha. En iyisi mi hemen yeni şakalarla blogun tozlu yollarını viledalamaya başlıyım. Muhtemelen hamlamışımdır, o yüzden gülmeseniz bile en azından bi tebessüm edebilirsiniz. Hayvanlığın alemi yok. Demin size hayvan dediğim için özür dilerim. Başlıyorum.<br />
<br />
*Yaşlı olmak gerçekten çok zor. Hele şu dönemde yaşayan bizlerin yaşlılığını düşünemiyorum bile. Şu sıralar sürekli bir hareket halindeyiz, bir yandan yürürken müzik dinliyor, aynı anda da akıllı telefondan twitleri vs okuyoruz. Yaşlanınca zaten insan yavaş hareket ediyor. Salondan mutfağa oralama 4 dakikada falan yürüyorsun. Kesin hastalanmazsam falan 70 yaşında sıkıntıdan giderim gibime geliyor. Çünkü gerçekten çok sıkıcı olacak. Kimsenin dediğini anlamayacaksın ve onlar da seninle t.şak geçecekler. Gerçekten yaşlı olmak çok zor. Umarım aktif yaşlı olurum.<br />
<br />
*Aktif yaşlı, yazlıkta yaşayan, bej rengi keten şort, uzun beyaz çorap ve beyaz ayakkabı giyen çok zayıf yaşlıdır. Nispeten hareketlidir. Tek hedefim bu.<br />
<br />
*Şu hayatta caddede at arabası süren adama gösterdiğim saygıyı bir müsteşara veya valiye göstermem. Gerçekten helal olsun'luk bir iş yapıyor çünkü at arabası süren abi.<br />
<br />
*Çok hararetli bir muhabbette anlatıcı olduktan sonra anlattığım şey bitince böyle bir boşluğa düşüyorum adeta mala bağlıyorum. Demin o çeşitli mimiklerle, ses tonu yükseltmeleri-alçaltmalarıyla şov yapan, çılgın atan ben değilmişim gibi mahzunlaşıyorum, süzülüyorum.<br />
<br />
*Bülent Ortaçgil'de (soyadındaki -gil'in de verdiği bir etkiyle sanırım) köydeki uzak akraba huysuz emmi tandansı yok mu? Böyle şarkı söylerken kelime kelime, sessiz sessiz anlatıyor amcam, insanın yanına yaklaşıp 'Heee ne anlatıyon dedeee, söyle dedem ne istedin?' diyesi geliyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh_rI6ReC6X4MPNTQvh3KNmVxwtPZ8f9YOdpZTIFv4iB6h5DD5Gsn6catLDNh_L8ZJ1pHcS3Xv3w020b77FoX6dj8IbVUo7VzaFJfB4NxDWdqPQmFUFXGACZcJGDiQidqdzIhHgX_HAY5Gc/s1600/bulent10c4a71290c35c499by.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh_rI6ReC6X4MPNTQvh3KNmVxwtPZ8f9YOdpZTIFv4iB6h5DD5Gsn6catLDNh_L8ZJ1pHcS3Xv3w020b77FoX6dj8IbVUo7VzaFJfB4NxDWdqPQmFUFXGACZcJGDiQidqdzIhHgX_HAY5Gc/s320/bulent10c4a71290c35c499by.jpg" width="320" /></a></div>
<div style="text-align: center;">
<i>ha benim dedeme, kasketini de takmış</i></div>
<br />
Şimdilik bu ısınma yazısı olsun. Aha buraya yazıyorum (elimi tükürükleyip şu boşluğa sürdüm) her hafta en azından 1 yazı yazıcam artık. Canım blogum benim, cicciii cicciiiiiii. Yerim seni şu tatlılığa bak. Neyse efendim alayınızı öperim, bol bol yorumlarınızı beklerim.<br />
<br />littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com12tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-36338150039378346952012-06-26T18:51:00.000+03:002012-06-26T18:51:40.750+03:00İş Görüşmesi MaceralarımMerhabalar sevgili arkadaşlar. Biliyorsunuz askerden döndükten sonra bir müddet iş aradım. Bu süreçte pek çok iş görüşmesine gittim. Sayısını tam hatırlamıyorum ama 7-8 tane oldu diye biliyorum. Bu iş görüşmelerinde kâh komik, kâh ilginç, bazen de üzücü şeyler yaşadım. Noldu lan tecavüze mi uğradın diyen arkadaşlara teesüf ederim. Hayvanlığın lüzumu yok.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://www.businews.eu/wp-content/uploads/2011/02/manset.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="244" src="http://www.businews.eu/wp-content/uploads/2011/02/manset.jpg" width="320" /></a></div><br />
Şimdi yazmaya başlama aşamasında insan bir gaza geliyor. "Ohooo bi sürü olay oldu olm, hayvan gibi yazarım ben bunları" şeklinde bir düşünceye kapılmış olsam da şimdi yazıya başlayınca aslında o kadar da komik olayların olmadığını farkettim. Acaba hiç başlamadan bıraksam mı yazıyı?<br />
<br />
Neyse dur bakalım, en azından 2-3 farklı iş görüşmesinde olayları tek yazıda anlatırım böylece bütün komiklikleri bir yazıya sıkıştırarak komiklik açısından marjinal fayda sağlarım. Sonuçta 2 sene dış ticaret okudum. Aklımda marjinal fayda diye bir şey kalmış, günlük hayatta da kullanmak istiyorum. Bir nevi gösteriş.<br />
<br />
Evet böyle yazıya girişte kâh goygoy kâh geyik (bu arada o a'ların üzerindeki şapkaları yaparken kendimi çok önemli biriymişim gibi hissediyorum, sanırım cidden tırt bir insanım) şekilde başladım ama iş görüşmesi yazısına ama belli ki bu yazıda konuya giremeyeğim. O yüzden çok kısa bir süre sonra ilk iş görüşmesi yazısıyla tekrar aranızda olacağım. (her yazıyı "beni özleyin anacığım, baayyyy" ile bitirmek istiyor içimdeki Levent Kırca ama bastırıyorum) Tekrar görüşene kadar kedinize iyi bakın. Evet kedinize.littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com10tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-56431744855631373592012-06-04T17:56:00.000+03:002012-06-04T17:56:08.048+03:00Kısa Kısa #73Yolda görenlerin beni yoldan çevirip "Nooolur bloga yeni yazı yaz" demeleri, mail kutumun yeni yazı talepleriyle dolup taşması falan derken artık ben de daha fazla dayanamayıp yeni yazı yazmaya karar verdim. Naber sevgili okur?<br />
<br />
*Sanıyorum futbolda 4.hakemin tek görevi oyuna giren futbolcuların kramponlarını kontrol etmek. Onu da niye kontrol ediyorlar hakikaten bilmiyorum. Bildiğim kadarıyla eskiden çivili kramponların uçları (yanlışlıkla oç'ları yazdım lan adkhsa) fazla sivri olmasın da mücadele esnasında pozisyon gereği rakip futbolcunun ayağını delmesin diye kontrol ediliyormuş. E ama artık yıl olmuş 2012 öyle krampon mu kalmış. Bence bu 4.hakemler kullanılmayan organ gibi yavaşça körelip yokolabilir. Sonuçta bizim de eskiden kuyruğumuz varmış ama kullanmaya kullanmaya körelmiş yokolmuş.<br />
<br />
*Ha bana kalırsa kuyruğumuz olsa çok süper olurdu. Ne biliyim bi işe yarardı bence. Su şişesini koyacak yer bulamıyorum çoğu zaman ben, mesela su şişesini kuyruğumla taşıyabilirdim. Çantanın yan tarafından su koymak için yapılmış filenin o zevksizlik abidesi görüntüsünden de kurtulmuş olurduk. Bilemiyorum kuyruğa gereken değer verilmemiş belli ki. Atalarımız adına gerçekten utanç verici bir durum.<br />
<br />
*Ata olmak da büyük sorumluluk yemin ediyorum. Yani atıyorum 4 yılında doğmuşsun. Kaçlısın diye soranlara "4'lüyüm kanka" diye cevap veriyorsun. Bu zaten başlı başına psikolojik olarak insanı çökertebilecek bir hadise. Üstüne üstlük günümüzde olduğu gibi güzel ve konforlu bir yaşam tarzı da henüz o çağlarda yok. Tam olarak 4'lü yıllarda halen dinazorlar var mı ya da evin erkeği aslanları avlamak zorunda kalıyor mu emin değilim. Tarih bilgim beni bu noktada yarı yolda bırakıyor.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://www.fatihler.net/wp-content/uploads/2012/01/aslan_1252327293.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="http://www.fatihler.net/wp-content/uploads/2012/01/aslan_1252327293.jpg" width="320" /></a></div><div style="text-align: center;"><span style="font-size: x-small;">Ayın 15'i geldiğinde eve bununla gelmen gerekiyor. Kolay değil</span></div><br />
*Eskiden olayların net oluşu beni gerçekten kıskandırıyor. Yani evin erkeğiysen dışarı çıkıp aslan veya ona benzer eti yenilebilir hayvanları avlıyorsun. Tabii düşündüğümüzde bu gerçekten zor bir olay. Bana bugün deseler "dışarı çıkıp aslan avlar mısın?" diye, tam olarak nerede bulup avlayacağımı bilemem gibime geliyor. Ama sağdan soldan öğrendiklerinle de yaparsın yani. Yemin ediyorum iş görüşmelerinden kat kat iyidir. Çok geriliyorum ben iş görüşmelerinde, sonuçta orada kendini beğendirmen lazım vs. Gerçekten yorucu olaylar. Aslan avlamak ise öyle değil. Mental olarak seni yormayacak bir olay. Ha şans eseri aslan seni yiyebilir ona bişey yapamayız gerçekten. Ama en azından kafan rahat. Bilemiyorum medeniyet çok da iyi bir şey olmayabilir.littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-68178269508229818572012-05-10T16:16:00.000+03:002013-03-11T20:21:01.633+02:00Cinsel Devrim -2<a href="http://littleiv.blogspot.com/2012/05/cinsel-devrim.html">http://littleiv.blogspot.com/2012/05/cinsel-devrim.html</a><br />
<div>
<br /></div>
<div>
Aklımdakinin gerçekleşip gerçekleşmediğini öğrenmek için hemen mahalleden arkadaşım Necmi'yi aramaya başladım. Her zamanki gibi bakkalın önündeki ufak taburelere oturmuş muhabbet ediyordu. Beni görünce yüzüne saçma bir sırıtış yerleşti. Bu sırıtışı bir yerden hatırlıyordum. Evet küçükken mahalleye yeni açılan dondurmacı bedava dondurma vermişti ve ben o sırada evde öğle uykusunda olduğum için bedava dondurmayı kaçırmıştım. Bunun muhabbetini tam 3 yıl yaptı Necmi ve tam 15 yıl aradan sonra yine aynı sırıtışla karşılaştım. 'Acaba neyi kaçırdım?' diye düşünerek yanına yaklaştım. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
-Nerdesin kerizim? Uyu sen uyu, camış gibi akşamlara kadar uyu. Sonra çok vurursun kafanı duvarlara, dedi. Hayırdır anlamında parmaklarımı açıp sağa sola salladım. 'Cinsel devrim oldu oğlum. Sen götünü devirmiş osura osura uyurken biz bu şanlı mücadelemiz uğruna devrim yaptık.' 'Senin yalanlarını s.kiyim' derken bakkal abinin pembeleşmiş yanaklarını ve gofretlere boş bakan gözlerini gördüm. İşte o anda gerçekten cinsel devrimin gerçekleştiğini anladım zira bakkal abi asla dükkanı sınırları dahilinde boş gözlerle bakmazdı. Bunu farkettikten 1 saniye sonra ise Necmi ile Bakkal'ın arasında bir şey geçip geçmediği düşüncesi düştü aklıma. Öyle bir şeyin olmasını hiç istemezdim çünkü hiç bir güç her gün alışveriş yaptığım bakkala yenge dedirtemezdi bana.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Aklımda bu tip düşüncelerle bir tabure de ben çektim altıma ve yengenin pardon bakkalın önüne oturdum. Ama 4 saat boyunca kaçırmış olduğum fırsatlar beni biraz strese sokmuş olacak ki hemen tekrar ayaklandım. Necmi 'Oğlum sevişmek için yapılan bütün o gereksiz ön çalışmalar kalktı. Sevişmek istediğin insana gidip medenice soruyorsun eğer o da istiyorsa hemen oracıkta seksini gerçekleştiriyorsun. Çevredekiler de hiç yadırgamıyorlar. Tam bir Avrupalılık, tam bir medenilik. Amsterdam gibiydi diyorum ya sana Beylikdüzü, Avrupa başkenti oldu resmen.'</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Necmi'nin her kelimesi adeta ciğerimi dağlıyor, adeta kağıt kesiği gibi acıtıyordu. Tam da uyuyacak günü bulmuştum .mk. Halbuki erken kalksam ne biçim seksler yaşayabilecektim gönlümce. Sonuçta kızlarla ilişkilerimde belli bir seviyeyi bir türlü aşamıyordum. Tanışmak zor geliyordu, konuşmak ızdıraptı, dışarı çağırmak çok zordu. Böyle düşününce cinsel devrime ne kadar ihtiyacım olduğunu anlamışsındır sevgili okur. Resmen hayatımın fırsatını kaçırmıştım. Pişmandım. Acaba hâlâ bir yerlerde devrim kırıntıları devam ediyor mudur? Mesela hoşlandığım kız Arzu'nun mahallesinde? Kafamdaki bu sorularla yengemin dükkanının önünden kalktım. Allah belanızı versin Necmi ve bakkal. </div>
littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-53824048611467840992012-05-08T22:05:00.001+03:002012-05-09T01:39:04.436+03:00Cinsel DevrimCiguli'nin 'Çalgıcı karısı Binnaz' şarkısı ile telefonun titreşiminin parkede çıkarttığı sesin birbirine karışması ile uyandım. 'Sevdiğiniz şarkıyı alarm sesi yapın 10 günde o şarkıdan nefret edersiniz' diyen dostlarım yüzünden Ciguli ile karşılaşsam fötr şapkasını çıkartıp kel kafasını tokat içinde bırakacak hale geldim. Ama şarkıdan nefret etmedim, edemedim.<br />
<br />
Salona geldim. Oda çok havasızdı. Dışarıdaki bahar havasının içeri girmesine izin vermek için pencereyi açtım. Camın önüne gelerek Holivud filmlerindeki gibi dışarıdaki havayı içime çekmek için abandım. Bu hareketimden sonra içeriki odadan üzerinde sadece gömleğim olan sevgilim çıkıp gelecek ve sabah sevişmesi yapacakmışız gibi hissettim. Ama doğal olarak kimse çıkmadı. İnternetten sipariş ettiğim ve kargo şirketinin eve dahi getirmeden 'Biz getirdik siz yoktunuz' dediği için 2 kilometre boyunca taşıdığım 3 kiloluk iki dambılımı kaldırmaya başladım. 2-3 günde bir yarım saat boyunca kaldırıp indirerek vücut yapacağıma olan inancımın kaybolmasına en fazla bir kaç gün kalmıştı. Dün akşamdan dışarıda kalan koladan bir yudum aldım. Asidi kaçmıştı ve sıcaktı. Sol elimdeki dambıla ve sağ elimdeki 2 buçukluk kola şişesine baktım, kendimden tiksinip dışarıda kendime güzel bir kahvaltı ısmarlamaya karar verdim. Kendimi bir buçuk porsiyon patatesli börek ile şımartacaktım. Yanına da ne ince belli ne büyük boy sayılabilecek arada kalmış bir bardak çay.<br />
<br />
Pantolonumu giymeden önce üzerimdeki boxer'ı 3 gündür değiştirmediğimi farkettim. 3 saniyede hızlıca bugün sevişme ihtimalimin olup olmadığını düşündüm. Muhtemelen bugün de sevişmeyecektim ama özsaygımı kaybetmemek adına boxerımı değiştirdim. Üzerine kolları ilk giydiğimden beri kıvrık halde duran kareli gömleğimi ve her zamanki kotumu giydim. Parfümümü sıktıktan sonra dışarı çıkmaya hazırdım. Belki pattisli börekten sonra lise arkadaşlarımı arayıp onlarla bir buluşma ayarlayabilirdim. Gün neler gösterecekti bilmiyordum. Ayakkabılarımı da ayağıma geçirip kendimi dışarı attım.<br />
<br />
Her zamankinden farklı bir hava vardı dışarıda. Bir ferahlık, bir rahatlamışlık vardı, hissedebiliyordum. Sokakta gördüğüm 2-3 kişinin yanakları pembe pembeydi ve yüzlerine garip bir gülümseme yerleşmişti. Anlam veremesem de çok önemsemedim 'İddaa falan tutturdu herhal' diye düşünerek börekçiye doğru devam ettim. Ana caddeye çıkınca gördüklerim karşısında tam anlamıyla şok olmuştum. Aman Allah'ım bu da neydi? Olacak olacak dedikleri şey sonunda olmuş muydu?littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com5tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-46586463547348375472012-04-30T16:03:00.003+03:002012-04-30T16:06:52.309+03:00Kısa Kısa #72<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;">Vay be.. Resmen duygulandım lan şu an. Aylar sonra blogger'ın "Yeni Kayıt" sayfasına girip Kısa kısa yazacağım. Çok heyecanlı anlar, evet Birand burada inanılmaz bir bilgi kirliliği mevcut. Kimse ne olduğunu tam olarak anlayabilmiş değil. Evet yeterince saçmalama potansiyelin kavuştuysak bir kaç madde ile ellerimiz ve beynimizi olaya alıştıralım.</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><br />
</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;">*Yalnız tabi Twitter'da fenomenlik mesleği falan derken artık blog için telefona taslak kaydetmeyi de bıraktım. Çünkü aklıma geleni otomatik olarak 140 karaktere indirgiyorum ve twit olarak yazıyorum. Bu durumda ne oluyor? Blog için malzeme kalmıyor. Çocuklar diyor "anne" diyor "bizim neden blog taslak püskevitimiz yok" diyor. Televizyonda görüp istiyor e o da haklı tabii. İşte bu durumu yok etmek için bu yazıdan sonra tekrar blog taslakları kaydetmeye başlayacağım. </span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><br />
</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;">*Ancak blogda şöyle bir durum olacak. Uzun komik şeklindeki yazıların yanında kısa kısa fazla komik olmayan ama direk kendimle alakalı şeyler de yazacağım. Hafif formatta kaymalar olabilir yani. Yıl olmuş 2012, halen 2009'daki formatla devam edeceğimi düşünmüyordunuz herhalde? Çelik bile değişti ben mi değişmeyeceğim?</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><br />
</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;">*Ya sanıyorum dünya üzerinde hiçbir şey beni kalın yorgan ile uyumak kadar mutlu edemeyecek. Ne kadar güzel ne kadar mutlu edici bir nesne bu çok kalın yorgan. Yaz kış farketmeden çok kalın yorgana kendimi teslim edebilirim. </span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><br />
</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;">*Ha ama çok kalın üst pijamadan zerre hazzetmem. (İki kelimede de sessiz harf çiftleşmesi olması) Çok kalın üst pijama varken mutlu uyuyamıyorum ama çok kalın yorgan çok güzel bir şey. Optimum şart ince tişört ve çok kalın yorgan ikilisi. Güzel uyku bunlarla olur.</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><br />
</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><b>Haftanın overrated'ı: </b>Ayakta işemek. </span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><br />
</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;">Her ortamda aşırı şekilde övülen erkeklere özgü olan mevzu ayakta işemek. Bence bir numarası yok. Kızların fazla özenmesine de gerek yok. Gelin beyler itiraf edelim, sırf böyle bir avantajımız olduğu için abarttığımız bir olay ayakta işemek.</span>littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-1740852634726087822012-04-20T15:55:00.001+03:002012-04-20T15:56:22.590+03:00İstiklal Caddesi Toplaşmaları - 2<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;">Öncelikle bunu okuyalım daha güzel olsun. </span><br />
<a href="http://littleiv.blogspot.com/2012/04/liseden-beri-suregelen-arkadaslgn-devam.html">http://littleiv.blogspot.com/2012/04/liseden-beri-suregelen-arkadaslgn-devam.html</a><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;">İstiklal Caddesinde gerçekleşen lise toplaşmalarındaki elemanları incelemeye devam ediyoruz. </span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><br />
</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><b>Sıkılan kız, </b>bu toplanmaların vazgeçilmez öğelerinden bir tanesidir. Kadehler tokuşturulurken, kahkahalar havada uçuşurken bu hanım kızımız birden suratını asar, öfleyip pöflemeye başlar. İnsanların ilgilisi üzerine çekmek için bu tip olaylara girdiğini düşünüyorum ben bu hanım kızımızın. Sonrasında çevresindeki insanlar "Ya Pınar nolduuğğ?" gibi sorular sorarlar. İlgiyi üzerine çekmekte başarılı olan ablamızın sıkıntısı geçer. Herkes tekrar mutlu olur.</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><b>Komik çocuk. </b>Daha oturma düzeninde bile popülerliği belli olur. Grubun odak merkezi bu komik çocuk olmak üzere diğer insanlar onun çevresine konuşlanır. Ne derse gülünür, kızlar üzerine üzerine kahkaha atar. Tabii olay orada sonra erer.</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><b>Zengin eleman. </b>Parası vardır. Her daim parası olduğunu belli eder. "<i>Biz geçen bir yere gittik 250 lira hesap ödedik</i>" der. Para onun için önemsizmiş gibi davranmaya çalışsa da aslında paranın kendisi için ne kadar önemli olduğu ortaya çıkar istemeden. Arkasından konuşulabilir.</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><b>Şişman kız. </b>Bazen şişman bazen de eskiden şişman olan kız olarak 2'ye ayrılabilir. Hafif toplu olanlar da bu kategoriye girer. <b><i>Komik çocuk</i></b> tarafından şişman şakalarına maruz kalır. Başlarda kendisi de güler ancak şakaların dozu arttıkça hafif bozulur. Sonlara doğru kavga bile çıkabilir.</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><b>Etkisiz eleman. </b>Her zaman çağırılan biri değildir. Toplaşmaya katılsa da genelde masanın en ucunda yer alır. Fazla sohbete katılmaz, birasını içer yine yalnız takılır. Olsa da olur olmasa da olur.</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><br />
</span><br />
<span style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;">Evet İstiklal Caddesi toplaşmalarındaki grup elemanlarını 2 yazı ile bitirdik, yeni yazı dizilerinde görüşmek üzere. 70'liğe 7 liradan fazla vermeyin.</span>littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-74345557163062251082012-04-05T16:51:00.001+03:002012-04-05T16:53:04.138+03:00İstiklal Caddesi Toplaşmaları<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">Liseden beri süregelen arkadaşlığın devam ettiğinin en güzel göstergeleri İstiklal Caddesinde biraya 8 lira vermenin normal kabul edildiği mekanlarda yapılan buluşmalardır. Normal şartlar altında bu buluşmalarda lisede popüler olan veya olmayan erkeklerin katılımı her zaman fazla olurken, minderler ya da sandalyelerin üzerinde aralara kızlar serpiştirilir. Klasik kızlar, bir toplaşmaya çağırıldığında ortamdaki erkek sayısını sorup yaptıkları aritmetik hesaplamalar neticesinde bir sonuca ulaştıktan sonra gelip gelmeyeceklerini bildirirler. Ancak bazı gruplarda kızlar erkek sayısını önemsemeyerek Türkiye standartlarında modernlik çizgisini ‘umursamazlık’ ile aşarlar.<o:p></o:p></div><div class="MsoNormal"><br />
</div><div class="MsoNormal">Bu gruplarda görevi belli tipler vardır hep. Örneğin <b>organizatör</b>. Genelde erkek tayfasından seçilen kurban, kontör miktarına önem vermeyen (mümkünse faturalı hatta sahip), ikna kabiliyeti ileri derecede ve yüksek sesli ortamlarda telefonla konuşma kapasitesine sahip biri olur. ‘Ya hadi Aslı’lar da geldi, takılıcaz bi’ kaç saat’ türü cümleleri kullanmayı çok severler. Genelde enerjilerini toplaşma öncesinde harcadıklarından, buluşma sırasında sessiz sakin olurlar.<o:p></o:p></div><div class="MsoNormal"><br />
</div><div class="MsoNormal"><b>Dost canlısı kız </b>da bu lise toplaşmalarının vazgeçilmezidir. Tüm herkese çok sıcak ve yakın davrandıklarından, erkeklerin lise dışı sevgilileri tarafından başlı başına bir tehdit olarak görülür. Genelde buluşma sonralarında, ‘neden sana canım dedi?’, ‘o kolunun ne işi vardı orada?’ ‘yoksa önceden aranızda bişey mi vardı?’ türü bol soru işaretli cümlelerin erkekler tarafından cevaplanması mecburiyeti yaratırlar. Çift kavgalarının mutlak sebeplerinden olup, samimi olma işinde dozu ayarlayamazlarsa ayrılma gibi sonuçlara sebep olabilir.<o:p></o:p></div><div class="MsoNormal"><br />
</div><div class="MsoNormal">Lise toplaşmalarının bir diğer vazgeçilmez öğesi de,<b> çok içen erkek’</b>tir. Bu elemanın bir diğer özelliği ise sürekli olarak ne kadar içtiğinden bahsetmesidir. "Abi geçen gece bir içmişiz ben tek başıma bi' büyüğü devirdim zaten." şeklindeki cümleleri arkadaşları tarafından "Tabi hı hı evet tabi" diye cevaplanır. Fazla sallanmaz ancak yine de bir şekilde her grupta bunlardan 1 adet bulunur.<o:p></o:p></div><div class="MsoNormal"><br />
</div><div class="MsoNormal">Evet arkadaş gruplarına ufak bir bakış attık. Daha pek çok elemanın olduğu bu grupları incelemeye sonraki yazılarımızda devam edeceğiz.</div>littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-65314921904462458342012-03-28T14:22:00.001+03:002012-03-28T14:23:53.614+03:00Uyku<div style="text-align: left;"><span style="font-family: Verdana, sans-serif; line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</span></div><div style="text-align: justify;"></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="line-height: 150%;"><span style="font-family: Verdana, sans-serif;">‘Uyku. biraz uyku… Tüm istediğim buydu’ demiş yazar. Uykuyu seven her insanın motto kabul edebileceği bir söz muhtemelen. Modern hayatın elimizden acımasızca çaldığı en değerli armağandır uyku bana göre. Neden sosyal devletlerde iş, okul, devlet daireleri falan hep sabahın köründe açılır bilemem, Zamanında devlet büyüklerinin bize attığı en sağlam kazık sanırım buydu. Yani iş yerlerini 10’da kalkıp 2 saat miskinlik+kahvaltı yaptıktan sonra 12 buçuk 1’e doğru açsak ne eksilir ki. Hatta bence tam tersi mutsuzluklar, huysuzluklar ortadan kalkar yüksek ihtimalle.</span></span></div><br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="line-height: 150%;"><span style="font-family: Verdana, sans-serif;">İnsanların kendilerini daha mutlu hissetmesini sağlıyor daha çok uyumak. Yalnız anlam veremediğim şöyle bir durum var uyumak ile ilgili. Örneğin saat 11’de yatıp 7’de uyandığınız bir sabah yataktan kalkmak eziyet gibi gelirken, geç saate kadar oturduktan sonra gece 4’te kendinizi uykunun tatlı kollarınıza bıraktığınız bir geceden sonra öğlen 12’ye doğru uyandığınızda kendinizi dinlenmiş hissediyorsunuz. Einstein’ın görecelik teorisi atom altı parçacıkları inceleyeceğine buna bir açıklama getirsin. Tabii kendisinin öldükten sonra bunu başarabilmesi oldukça takdire şayan olacaktır.<o:p></o:p></span></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="line-height: 150%;"><span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Sonuç olarak uykuyu sevmek insan genlerinde doğuştan ‘switch on’ olarak gelen bir kısım. Her kim ki ‘<i>ben uykuyu sevmem</i>’ diyorsa hemen masanın altına eğilin. Göreceksiniz ki bir ayağı havada olacaktır. </span><span style="font-size: 16pt;"><o:p></o:p></span></span></div>littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com7tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-27118215570650610972012-03-02T02:10:00.002+02:002013-03-11T20:21:28.261+02:00Kısa Kısa #71 (Askeri Kısa Kısa #8)<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Selam! Hemen konuya geçmek istemek.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;"><br />
</span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">*Usta birliğinde ilk geldiğimiz gün günü anlatmak istiyorum size. Birçoğunuz <b><i>Spartaküs</i></b>, <b><i>Prison Break</i></b> ya da en kötü <b><i>Shawshank Redemption (Esaretin Bedeli)</i></b> isimli hapishane ya da ilk çağlardaki dövüşçüler temalı diziler filmler izlemişsinizdir. Hani bu tip dizilerde bir suçlu ya da okula yeni katılan bir gladyatör mekana ilk geldiğinde, diğer mahkumlar ya da eski gladyatörler camlara çıkıp bağırırlar, yeni mahkumlar ortadan yürürken bunlar kendi hücrelerinde demirlere vurarak bağırır çağırırlar ‘<i>onu bize veriin</i>’ ‘<b>Hey Lenny on bana ver de bu gece tadıma baksın</b>’ falan gibi gerçekten hoş olmayan şeyler söylerler, sanırım sahneyi hayal edebildiniz. Heh işte neredeyse bunun aynısı benim usta birliğine geldiğim ilk akşam gerçekleşti. İlk geldiğimizde camlara çıktılar. Koğuşa yerleşeceğimiz zaman koridordan geçerken bağırış çağırışlar. Kendimi <b><i>Michael Scofield</i></b> ya da daha çok <b><i>Trakyalı Spartaküs</i></b> gibi hissettim. Sonuçta Spartaküs hem topraam hem de daha kaslı. Hatta neredeyse Trakyalı olduğumu belirtip onları korkutmak için yüksek sesle tekmil verip ‘<b><span style="text-transform: uppercase;">Jandarma er Altan Di..(biiip).. Tekirdağ’</span></b> diye bağıracaktım. Sonra bunun çok salak duracağının düşünüp vazgeçtim tabii.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;"><br />
</span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">*Tuğla gibi de madde oldu yalnız.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;"><br />
</span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">*Usta birliği denilen yer daha çok uzun dönem askerlerin bulunduğu bir yer, yani seviye ona göre. Televizyon alışkanlıkları da ona göre oluyor tabii. Yani 18-25 yaş aralığındaki 70-80 kişinin ağzını açıp ‘<b><i>Acemi Cadı</i></b>’ izlemesini başka türlü açıklayamıyorum. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;"><br />
</span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">*<b><i>’Katotopark’</i></b> diye osuruk efekti oluyorsa bundan böyle ‘<b>DOBLO’</b> da osuruk efekti olacak. Bunları ayarlayın.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;"><br />
</span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">*Usta birliğinde bir kantinci vardı, eleman çok rahat biri bir kere. Canı ne zaman isterse o zaman açıyor kantini. Günde toplam yarım saat ya açık ya değil. Yani bir şeyler alabilen biriyseniz gerçekten şanslısınız.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;"><br />
</span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">*Neyse efendim bir keresinde nasıl olduysa kantini açık bulduk. Bunun hemen yanında da çay ocağı var o da o gün açılacakmış şansımıza. Yani mucize gibi bir şey neredeyse. <b><i>9 gezegen aynı hizaya falan geldi herhalde.</i></b> Biz çayın olduğu haberini yurtta ve yavru vatanda etkinliklerle kutlayacakken arkadaşım, ‘<i>bana bi’ soda verir misin?</i>’ dedi. Şimdi çay alacağımızı öğrendi ya kantinci nasıl üşengeç bir adamsa döndü bizim arkadaşa ‘<b>boşver soda içme çay iç</b>’ dedi. Böyle de garip adam kaynıyor askerlik.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;"><br />
</span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">*İl Jandarma komutanlığımıza geldiğimizde bizi şoför yapmaya karar vermişlerdi. Ehliyeti olanları psikoteknik sınavına sokup geçenleri direk şoför yapmaya karar verdiler. <b><i>Şoför</i></b> yazdıkça aklıma Kibariye’nin annesinin gelmesi. Ehliyeti 8 yıl önce alıp bir daha hiç araba kullanmamış adam da var, benim gibi askere gelmeden bir hafta önce arabayı vurup 5 bin liralık hasar çıkartan da var.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;"><br />
</span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">*Bizim 14 kişiden 3’ü 4’ü iyi araba kullanamadıklarını açıklamayı bekliyorlar, ben de arada kaynayabilir miyim diye düşünüyorum. İl Jandarma’nın alay komutanı bir <b>ALBAY</b>. Sanırım büyük yazdığımdan nasıl bir rütbe olduğunu anlayabiliyorsunuz. Kendisi meydana çıktığında <st1:metricconverter productid="100 metre" w:st="on">100 metre</st1:metricconverter> çapındaki tüm canlılar hazırola geçiyor. Öyle de t.şaklı bir adam. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;"><br />
</span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">*Biz kısa dönemler olduğumuzdan Albay bizimle konuşmak istedi bu şoförlük mevzuunu. Küçük bir eğitim odası var. Adam girdi, direk değişti .mk. Eller, kollar konuşmalar falan. Bir ara ‘<i>aranızda bilerek şoför olmak istemeyenler olabilir</i>’ dedi. Bizimkiler şöyle bir kıpırdandı. Hemen arkasından Albay ‘<b><i>s.ke s.ke olacaksınız</i></b>’ dedi. O anda ben odanın tavanında ‘<b>dut yemiş bülbül figürünün</b>’ oluştuğunu gördüm ve dine döndüm diye bağlasam ya ehehe. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;"><br />
</span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">*Usta birliğinde tv izleme alışkanlığı demiştim iki üç madde önce (mausla yukarı çıkıp kaç madde olduğunu saymaya üşenmek). Tamam Acemi Cadı izliyor olabilirler ama yine de dünyadan haberdar olmak isteyebileceklerini düşünmüştüm. Büyük yanılmışım. Şimdi zaplama dediğimiz olayda biliyorsunuz altta şerit halinde kanal adı önce çıkıyor, sonra görüntü geliyor. Bu elemanlar artık nasıl programlanmışlarsa ne kadar dünyanın en dandik müzik kanalı varsa hepsinde uzunca vakit geçirirken, haber çıkma ihtimali olan cnntürk, kanaltürk, ntv, habertürk gibi kanalların adları alt şeritte belirdiği anda ışık hızıyla zaplıyorlar. 10 gün Türkiye’de ve dünyada neler oldu öğrenemedim. İlkel kabilelere döndüm amk.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;"><br />
</span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">*Şimdi biliyorsunuz, üniversite okumuş bir insanım. Hatta bir tanesi kesmeyince bir tane de açıktan bitirdim. Bu sebeple askerliği 15 ay değil 5 ay yapma hakkı elde ettim. Askerlikte size verilen görevlerde doğal olarak bir mantık arıyorsunuz ister istemez. Gerçi ben askere gelmeden önce bunu yapmamam gerektiğini biliyordum ama işte insanoğlu dayanamıyor, düşünüyor. Örneğin yağmur yağdıktan sonra yerde oluşan ufak su birikintilerini süpürgeler (!) vasıtasıyla ıslak olmayan yerlere itekliyoruz. Evet iteklemek o eylemin adı. Peki neden? Cevap yok. Yani bunu neden yaptığımızı birkaç gün düşündüm ama açıkçası bir sonuca varamadım. Biz suları oraya buraya dağıtıyoruz ve ve yarım saat sonra tekrar yağmur yağıyor ve benim albaya gidip ‘<b><i>gördün mü orspuçocuu</i></b>’ diye bağırasım geliyor<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;"><br />
</span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Bu sefer kısa tutayım, yanaklarından mıncırırım!</span></div>
littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-46001009255743491442012-02-27T15:22:00.001+02:002012-03-02T02:14:07.951+02:00Kısa Kısa #70 (Askeri Kısa Kısa #7)<span style="font-family: inherit;">Naber leyn gadalarından aldıklarım?</span><br />
<br />
*O değil de bu yazıya giriş cümlesi yazma konusunda büyük sıkıntılar çekiyorum. Hayır yazının devamı akıp gidecek eminim ama işte bu giriş selamlama konusunda pek becerikli değilim galiba. Neyse konumuza dönelim.<br />
<br />
*Evet, atom altı parçacıkların yeryüzünde aynı anda birden fazla yerde olma..<br />
<br />
*Bi’ saniye konumuz bu değil miydi?<br />
<br />
*Yok ya bu kadar bilimsel bir blog olsam yemin ediyorum şu anki takip miktarının 10’da 1’ini bile bulamam eminim. ‘<i>Ha zaten sende bunları yazacak bilgi birikim var mı?</i>’ diye sorarsanız pısar kalırım. Evet pısmak.<br />
<br />
*Askeriye tam bir sırt kılı cenneti. Banyo sırasında bol bol bunu gözlemleme fırsatım oldu maalesef. Hani Victoria Secret mankenlerinin sırtlarında kuştüyünden melek kanadı olur ya, heh işte askerde de bu ağabeylerimizin sırtında kıllardan kanat oluşmuş. Ama tabii çok kötü, çok çirkin görüntüler.<br />
<br />
*Dünya üzerinde yapılabileceğini tahayyül bile edemeyeceğiniz şeyleri askerde yapıyorsunuz. Örneğin bir yemekte tabldottan ayranı kaşık ile içtik. Çok büyülü anlardı.<br />
<br />
*Yeni bir kitaba başlamak, yeni bir ilişkiye başlamak gibi. Kapağını ilk açtığında neyle karşılaşacağını bilmemenin verdiği o heyecan. Dış kapağın anlatmak istediklerini, dış görünüşte bulmaya çalışmak. Sayfalara dokundukça ten uyumunun sağlanıp sağlanamayacağını bilmemek, aynı bir kişinin eline ilk kez dokunduğunda yarattığı bilinmezlikler gibi. Hikayedeki karakterleri tanımaya başladıkça, tanışılan kişinin özellikleriyle karşılaşma duygusu. Alışkanlıkları bilmek, alışkanlıkları öğrenmek. Okumanın heyecanına kapıldıkça, aşık olunan kişiyle zamanın daha hızlı geçmesi. Kitabın mutlu sonla bitmesini istemek herkesin arzusuyken, yaşanan aşkın sonsuzluğa uzanması tüm kalplerin ortak atışı.<br />
<br />
*<b><i>Hey dostum gerçekten çok ‘Tuna Kiremitçi’sin!</i></b><br />
<br />
*Bence kasarsak ‘<i>çok Tuna Kiremitçi olmak</i>’ diye bir deyimi dilimize kazandırabiliriz.<br />
<br />
*Nedir çok Tuna Kiremitçi olmanın kuralları. Bir kere tek noktalama işareti kullanacaksın. O da üç nokta (…) doğal olarak cümleler hep devrik ve mümkünse yüklemsiz olacak. Cümleler kısa kısa hatta kelime kelime olursa evet artık siz de en afilisinden bir Tuna Kiremitçi’siniz.<br />
<br />
*Hadi bir örnek yapalım: ‘Sonbahar…Yapraklar…Hep hüzün getirmek zorunda sanki…Hüzün…Kırık şemsiyeler…Yavru kedi…Gamzem var benim…’<br />
<br />
*Mazhar – Özne, Fuat – Tümleç, Özkan - Yüklem<br />
<br />
*Acemi birliğinde binbaşının postası –<i>ki posta demek, ayak işlerini yapan asker demek</i>- üsteğmen falan çağırılacağı zaman hemen telefonunu çıkartıp tak mesaj yazıyor. Askerde teknoloji var yanı binbaşı seviyesinde. Benim asıl merak ettiğim binbaşına falan mesaj yazarken ne diyor acaba? ‘Bnbşm, bgn nöbtm 3-6. ii gceler öptm bye :p’. Bu gibi şeyler yazıyorsa çok güzel.<br />
<br />
*Askerliğimin henüz üçüncü gününde bulaşık yıkama olguyla tanıştım. Süper bişey herkese tavsiye ederim. Sadece bulaşık yıkamak da değil tabii. Yemekleri yemekhaneye taşımak, tabldot, çatal, bıçak, bardakları taşımak, sonra boşları mutfağa geri götürmek ki yemekhane ile mutfağın arası nereden baksanız 300-400 metre ve bunu günde 3 öğün ve askerliğinizin 3. gününde yaptığınızı düşünün. Firar etmemek işten bile değil.<br />
<br />
*Sabah kahvaltısı hadi yeni bir iş yapmanın heyecanıyla bir şekilde geçiyor neyse. Öğle yemeğinde sinirler gerilmeye başlarken, akşam artık ipler kopma noktasına geliyor. Birbirine çatal fırlatanlar mı ararsınız, tabldotu arkadaşının kafasına vuran mı istersiniz hepsi var. 30 küsur yaşında Ankaralı tam olarak t.şaklı diye tabir edebileceğimiz bir abi vardı bizim koğuşta. Adamda para gani, her gece başka bir pavyonda falan, öyle takılan bir adam. Bulaşık gününün akşamı adam baya baya firar etmeye niyetlenmişti. Sonra ikna ettik de tabldot köpüklemeye devam etti.<br />
<br />
*’Antik Kuntik Kent’<br />
<br />
*Şimdi sizinle bir sosyal medya deneyi yapacağım sevgili okur. Öyle aklınıza şimdiye kadarki tüm öğrendiklerinizi unutturacak, yeri yerinden oynatacak sonuçlara ulaşacağım fikri gelmesin. Evet başlıyoruz. Şimdi söyleyeceğim kelime size neyi çağrıştırıyor. Aklınıza ilk ne geliyor?<br />
<br />
-Müfredat?<br />
<br />
Evet hepimizin aklına ilk olarak öğretmen geldiğine göre dağılabiliriz. Başka sorum yok sayın hakim.<br />
<br />
*Amerikan filmlerinin vazgeçilmez öğesidir ‘Başka sorum yok sayın hakim’ tribi. Yani bunun sonunda ‘hıh’ deyip saçları arkaya savurarak trip yapsan hakime, ‘ya Burcu bi dakka noldu ki şimdi ne yaptım abi ben’ diyebilir.<br />
<br />
*Size daha önceki <a href="http://littleiv.blogspot.com/2011/09/ksa-ksa-64-askeri-ksa-ksa-1.html" target="_blank">yazılarda</a> askerdeki garip isimlerden bahsetmiştim. Şimdi de karşıma ‘Cuma’ isminde bir bar sahibi çıktı. Hayat gerçekten süprizlerle dolu. Ayrıca Cuma babasının ağzını kırsa hiç birimiz de çıkıp bir şey diyemez. Bu kadar da net.<br />
<br />
*Hayın ve zalım Word yine yanlışımı buldu sevgili okurcanlar. Neymiş sürpriz değil sürpriz’miş. Ya ben öyle doğru yazacağıma yanlış yazarım daha iyi ya. Sürpriz ne allaaşkına, insan söylerken ağzı tükürükle doluyor.<br />
<br />
*Şimdi ben bir sonraki maddeyi bildiğimden, hissettim ki o madde tam bir yeni yazı ilk maddesi olabilecek kapasitede. O nedenle bu kısa kısa’ya burada son verirken küçüklerin, bıngıldaklarından (çok küçüklerin) büyüklerin ise buruşmuş ellerinden (çok büyükler) öper gibi yapıp çeneme değdiriyorum. Çünkü yaşlılar bazen ellerini yıkamayı unutuyor olabilirler.littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com10tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-38529871421531606092012-02-18T22:32:00.000+02:002012-02-18T22:32:33.239+02:00Kısa Kısa #69 (Askeri Kısa Kısa #6)<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">Selamınaleyküm Müslüman din kardeşlerim nasılsınız inşallah? 5. yazıdan sonra bir aydınlanma yaşayarak dine döndüm yüzümü. Benim dönük olduğum yerin hemen yan tarafındaymış zaten, dönmem kolay oldu. Kafamı bir çevirdim ‘a-ha’ din oradaymış. <o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Off çok sıkılıyorum olm ben, oyun oynayalım mı?<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Bugün <b>14 Temmuz 2011,</b> saat <b>16.43</b> ve hayvan gibi sıcak ve sıkıcı bir yaz gününden size bildiriyorum. İlçe o kadar küçük ki olay falan olmuyor. Bugün uzun saatler karakolda komutan bile yoktu düşünün. <o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Sıkıntıdan ‘<b>Solitare Master</b>’ olmuş durumdayım. İlk günlerde falı açınca sevinir haldeyken şimdi nasıl <b>78</b> saniyenin altında bitiririmin derdindeyim. <b><i>Muhtemelen 30 senelik bir devlet memuru ile aynı seviyedeyim Solitare’da.</i></b><o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Modern işkence türlerine bir yenisini de ben öneriyorum. <b>İnternetsiz bilgisayar</b>. Ya ben hayatımda bu kadar insanın beynini s.ken afedersiniz başka bir uygulama bilmiyorum. Excel’i açıp dakikalarca boş boş baktığımı biliyorum lan. <o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Ya sıkıntıdan Office’in Access programını bile karıştırdım. Muhtemelen Access’i oluşturan kod yazıcısından sonra bu programı yeryüzünde açan ikinci insan oldum.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgaOjRLCwfK_ZxKWOQ4tXo-R7VcnuXhqoNdeKi190h6EthyxgThvb9TxG-3-_a9JrCi16Wfz8dmH09C-omm03Q0W9QbMPUxDxgRQIPLhAEnr7MYLyhLn14qYxsozvQ2i0iPYfEFjrH7Xvka/s1600/akses.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="192" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgaOjRLCwfK_ZxKWOQ4tXo-R7VcnuXhqoNdeKi190h6EthyxgThvb9TxG-3-_a9JrCi16Wfz8dmH09C-omm03Q0W9QbMPUxDxgRQIPLhAEnr7MYLyhLn14qYxsozvQ2i0iPYfEFjrH7Xvka/s320/akses.JPG" width="320" /></a></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: center;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;"><i><span style="font-size: x-small;">Microsoft Access (temsili)</span></i></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;"><br />
</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Zaten o da boş çıktı. Herif sadece Office programları kalabalık dursun diye koymuş ama içini doldurmamış.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Ehehe şaka lan, var içinde bir şeyler de 2. saniyede hemen sıkılıp kapattım.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Yalnız yazı iyice kısa kısa’ya döndü farkındaysanız.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Biraz daha kısaltırs<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Noluyo laağğn.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Askerlikte yemek duası ettirirken <i>’söylediklerimi yüksek sesle tekrar et’</i> diyeceğime ‘<b><i>söylediklerimi retweet et</i></b>’ deyince çok şahane dayak yedim.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*<b>’Söyleyeceklerimi yüksek seksle tekrar et’</b><o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*-Bir kedim bile yok, anlıyor musun?<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">+E evet anlıyorum, bunda zorlanacak bir şey yok.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Fıkra anlatamayan insana çok üzülüyorum ben. Genelde bu insanların fıkra anlatamazken belirli özellikleri oluyor. Örneğin fıkrayı oturtamayıp ‘<b><i>ya bi saniye baştan başlıyım</i></b>’ diyen adamı kucağıma alıp ‘<i>gel gel hadi uyu bakim sen kucağımda</i>’ diyerek bağrıma basmak isteği geliyor içime.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*<b>Obi wan Kenobi</b>, Beyaz Şov’a katılsa Beyaz kendisini ‘<i>O biiiir Yıldız Savaşçısı, o biiir kötü adam, <b>o biiii van ke-no-bi</b></i><b>’</b> diye çağırır yemin ediyorum.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Sevişirken ‘<b><i>Büyük seçim ister misiniz?</i></b>’ diye soran McDonald’s kasiyerinin hüznünü filme çeksem Nuri Bilge Ceylan’a tozumu yuttururum.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Bu arada adamın adında hem <b>Nuri</b> var bir de ayrıca <b>Bilge</b> var. Anne babasını güzel kafaları sebebiyle kutluyorum.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*<b>Şeytan </b>marka mermi üreticisi olsam, hemen tezcanlı gibi sloganımı ‘<b><i>Şeytan Doldurur</i></b>’ yapardım.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Askerde unutamayacağım anılardan biri de uzun dönem komandoların yemekhanede <b>Fashion Tv</b> izlemeleriydi. Görevleri yemekhaneyi temizlemek olan bir grup asker cebren ve hile ile Fashion Tv’nin açılması ile ellerindeki ‘çek-pas’larla televizyonun karşısında adeta dondular. Yaklaşık 1 buçuk dakika hiç kıpırdamayan 7-8 asker bir süre sonra kendilerine geldiler. <b><i>Sanki 9 gezegenin aynı hizaya gelmesi ile etki neticesinde insanların donması falan olur ya 3. sınıf Amerikan filmlerinde</i></b>, aynı öyleydi olay.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*<b>’Çek-pas</b>’ diye bir alet yapmışlar, at götten amk. Sallamaya bak. Pas-pasın çekilerek çalışan versiyonunu yapmışlar adı ne? <b><i>Çek-pas</i></b>. Vallahi bravo. Çok yaratıcı.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Askeri kurallar arasında bir kural benim çok ilgimi çekti sevgili okurlar. Nedir bu? Aynen yazıyorum: ‘<b><i>Bilerek yalan söylemenin cezası 3 aya kadar hapis cezasıdır</i></b>.’ Tam olarak çözemediğim bilmeden yalan söylemek nasıl oluyor. Sevgili TSK bunu bana açıklasın, on beş ay askerlik yapacağım. Ya da yok lan manyak mıyım? 40. güne geldim iflahım sik..eöhehööhoho Yok yani yapamam o kadar askerlik. <o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Biliyorsunuz askerde telefon yasak. Sivilde bir <b><i>mekana girdiğinde iPhone’unu artisçe masaya koyan tiki kardeşimiz</i></b>, koğuşta gizlice telefonla konuşurken biri odaya girdiğinde 50 liralık telefonu <b>götüne sokacak</b> gibi oluyor. Öyle de güzel bir ortam.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Çok ciddi şekilde 3 kişi okey oynayan 3 amca gördükten sonra hayata bakışım değişti.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*<b><i>Sahte okey</i></b>de de tam bir sinsilik, bir <b>adamsendecilik</b> var. <o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*<b><i>Sahte okey, enişteye benziyor.</i></b><o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">*Oh buldunuz beleş yazıyı okuyun tabii. Biriniz de düşünmüyor ki şu <b>littleiv</b>’in bir ihtiyacı var mı, paraya sıkışık mı diye. Halbuki bilmiyorsunuz ki bu yazıların hazırlanış aşamasında ne biçim paralar gidiyor. Hehe ne parası lan, en fazla elektrik gidiyordur o kadar. Yine de üç beş bişey atsanız fena olmaz hani. Banka hesap no’ları öğrenmek için blogun bir yerlerinde mail adresi olması lazım ama tam nerede ben de bilmiyorum. O yüzden hepinize sevgilerimi sunaraktan inceden aranızdan ayrılıyorum. Bay bay hepiniz.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><i><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;">(Gelecek sayı kısa kısa’da olacaklar: askerde banyo sırasındaki gözlemler, yeni bir kitaba başlamak ile yeni bir ilişkiye başlamanın benzer yönleri, nasıl Tuna Kiremitçi olunur, askerde bulaşık yıkamak, bir adet sosyal medya deneyi, tripli avukatlar (hö?) ve daha pek çok komiklik ‘Askeri Kısa Kısa 7’de sizlerle olacak)</span></i><span style="font-family: "Georgia","serif"; mso-bidi-font-family: Latha;"><o:p></o:p></span></div>littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com13tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-49145185159722126562012-02-12T00:01:00.001+02:002012-02-12T00:02:03.374+02:00Kısa Kısa #68 (Askeri Kısa Kısa #5)<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">Hey wazzup bro’s? <o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*Bizi Amerika’nın kenar mahallelerinden okuyan siyahi kardeşlerimize selamla başlamak istedim bu yazıya. Ve biliyor musunuz sevgili okur, istediğimi de yaptım.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*Acaba Amerikada’da benim gibi böyle tezcanlı komiksel yazılar yazan ve hatta serinin adını da ‘<b><i>Short Short</i></b>’ koyan blog yazarı bro’lar var mı diyerek düşünüp çıldırmakla çıldırmamak arasında gidip geliyorum. Sonra çıldırmamakta karar kılıyorum çünkü gördüğünüz gibi gayet tırt meraklarım var. Öyle çıldırmaya falan değmez. <o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*<b>’Karamazov Kardeşler</b>’i okuyan arkadaşı görüp ‘<i>aa kitaba bak, konusu ne onun?</i>’ diye soran insanlarla askerlik yaptım ben. Arada böyle saçmalayınca hemen ‘<i>ne diyo lan bu mal</i>’ deyip gitmek yok.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*Erkek muhabbetinin dibine vurulduğu en önemli yer askeriye sanırım. Yani daha önce mühendislik fakültesinde de <b><i>(kız/erkek=%0,0739)</i></b> yurtta da <b><i>(kız/erkek=%0,0002 </i></b><i>arada dışarıdan geçiyordu<b>)</b></i> bulunmuş biri olarak hiç bu kadar erkek muhabbetinin döndüğü başka bir yer olamaz diye düşünüyorum. Küfür kıyamet zaten resmi dil olmuş durumda. Erinden, onbaşısına, komutanından, aşçısına kadar herkes küfür ediyor. Futbol, kadın, siyaset muhabbeti hiç bitmiyor. ‘<i>Acaba biri bişey der mi?</i>’ diye düşünmeden fütursuzca konuşabildiğin tek yer belki de burasıdır.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*İlk günlerde yapacak o kadar hiçbir şey yoktu ki gazetenin bulmaca ekleri en büyük yardımcınız oluyor.Bu sayede kemikleşmiş bir bulmaca alışkanlığı kazandım.<b>Sudoku</b> <b><i>Twitter’ım</i></b> oldu, <b>çengel bulmaca</b> <b><i>Facebook’</i></b>um…<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*İnsan içine çıkamadığımızdan her yer erkek doğal olarak. Yanlış hatırlamıyorsam sevgili okur 2. haftanın ortasında <b><i>Kızılay</i></b>’dan kan almak için geldiler. Ve büyük haber ‘<b>hemşireler gelmiş</b>!’ Sevinç çığlıklarını duymalıydınız. Banyoya koşup 15 gündür ilk kez banyo yapanlar mı dersiniz, bavulunun karanlık köşelerinden parfümlerini çıkartanlar mı dersiniz. Kısaca bölükte bir bayram havası. Ben kan vermeye gitmedim tabii, gerek yoktu da millet aktı gitti resmen revire doğru. Bir ara yemek sırasındayken <b>hemşireler</b> revirden çıkıp başka bir yere doğru gidiyorlardı. Tam 10 gündür öğretilen ancak bir türlü doğru bir şekilde yapılamayan ‘<b><i>komutanı gözle takip</i></b>’ olayı ilk kez tam anlamıyla tarafımızdan gerçekleştiriliyordu. Kızılaycılar gitti hayat normale döndü.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*Rahat, hazırol bildiğiniz gibi askerliğin temelinde olan şeyler. <b>Rahat</b>’ta ayaklar omuz genişliğinde yana açılıyor. Bu da gayet normal herkesin yapabileceği bir şey. Benim merak ettiğim ise ‘<b><i>Öyle Bir Geçer Zaman Ki</i></b>’nin hırçın babası Eeyyyaallii (Ali) Kaptan’ın askerlikte ne yaptığı. Ulan herifin iki omzunun arası 3.Boğaz Köprüsünün güzergahı gibi. Bu adam ayaklarını omuz genişliğinde açmaya kalksa imkanı yok açamaz. Askerde çok dayak yemiştir <b>Ali Kaptan</b>. Herhalde bundan dolayı da ailesine çok çektiriyor pis herif.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*Acemilikte ilk iki hafta yemin törenine hazırlanmakla geçti. Sabah kalkıyorduk, bir başlıyorduk yürümeye akşama kadar yürü Allah yürü. Hani Allah bazılarına ‘<i>yürü ya kulum</i>’ dermiş ya işte biz 225 acemiye öyle denmişti. Tam iki (<i>yazıyla iki, aa olmadı lan eheh</i>) hafta boyunca yürüdük da yürüdük. Gerçi yemin töreninde toplasan <b>1.5</b> dakika sürmedi yürüyüş ama yine de güzel olmuş gösterimiz. <o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*Tabii şimdi biz çoğunluk üniversite mezunu bir kısım da açık öğretim mezunu ama sonuçta okumuş insanlardık orada. Adamlar da doğal olarak bizim yürüyebileceğimizi düşünüyorlar. Ancak olay hiç de onların düşündüğü gibi olmadı. Adam <b>termodinamiği</b> vermiş, <b>hukuk tarihi</b>ni yemiş bitirmiş, <b>Osmanlı</b>’yı ezbere biliyor ama gelgelelim ‘<i>sol’</i> dendiğinde sol ayağını yere vuramıyor. Yürek parçalayıcı sahneler vardı yani. <o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*Ispartalı komutanımızın öğretmiş olduğu yöntemle askerde çok rahat bir şekilde stres atıyoruz. Komutan 225 kişiye aynı anda ‘<b><i>stres atılacak……..at!</i></b>’ diyor. Tüm askerler hep bir ağızdan ‘ooooooooofff ooooofff’ diyor ve stres atmış oluyorsunuz. Yani askerde stres atmak bile emirle yapılıyor.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*Sanırım hayatımda duyup duyabileceğim en ilginç küfürü askerde duydum: ‘<b>Kibar ol y.rraaam</b>’<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhnU-zuS6-75Sc2HsHPC3XfwkAhNbf36SuqwXb9nPMAzjVs1ooR2Iqarmv2VY7z_8s0aEDGx2TLKG8SEU2nxXajrPWlQu6q4zB2bqe6suJ7f78CasqNc35tb-ZZLbWYbabIM30abpWJTj5O/s1600/aaaa.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="295" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhnU-zuS6-75Sc2HsHPC3XfwkAhNbf36SuqwXb9nPMAzjVs1ooR2Iqarmv2VY7z_8s0aEDGx2TLKG8SEU2nxXajrPWlQu6q4zB2bqe6suJ7f78CasqNc35tb-ZZLbWYbabIM30abpWJTj5O/s320/aaaa.JPG" width="320" /></a></div><div align="center" class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: center;"><span style="font-family: Georgia, serif; font-size: 12pt;"><br />
</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*Askerde günlere göre küfür grafiği çıkarttım kendimce. İlk geldiğimizde yaklaşık 5. günde inanılmaz bir küfür yoğunluğuna ulaşıldı. Arkasından herkes yavaş yavaş normale döndü. (<b>C.B.K.</b> : Cümle Başına Küfür)<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*<b><i>’Aşkım pırt yapıyım mı?</i></b>’ dedikten sonra ‘<b>tozzzzootototortt’</b> diye osuran kızdan aniden soğurum.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*Sevgilinizle uzun süreli bir ilişkinizin olmasını istiyorsanız, kızlar, erkek arkadaşınızın yanında osurun. Çünkü ilişkide osurma eşiği diye bir değer söz konusu. İlişkiyi daha sağlam temellere oturtmak için tak çözüm: <b>osurmak</b>.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*Ha, çocuğun yanında hayvan gibi osurup da sonra ‘<i>vay efendim ilişkimi sağlam temeller üzerine oturtmak isterken sevgilim beni terk etti, aman efendim senin yüzünden oldu gibi’</i> veryansınlarla gelmeyin bana, mesuliyet kabul etmem. Müessesemizde bu tarz durumlara yer yoktur. G.tünüze güvenmiyorsanız bu işlere girmeyecektiniz.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;">*Söyleyeceklerim bu kadar. Dağılın! Ehehe hadi çav.<o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia, serif;"><br />
</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><i><span style="font-family: Georgia, serif;">(Gelecek sayı kısa kısa’da olacaklar: Askerde sıkıntı, fıkra anlatamayan insanın içler acısı hali, askerde fashion tv izlemek, askerde telefon kullanımının incelikleri, sahte okey nedir, okeyin sahta olduğu nasıl anlaşılır ve daha pek çok komiklik ‘Askeri Kısa Kısa 6’da sizlerle olacak)</span></i><span style="font-family: Georgia, serif;"><o:p></o:p></span></div>littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-6243349977988482442011-11-02T14:46:00.001+02:002011-11-02T14:55:57.371+02:00Kısa Kısa #67 (Askeri Kısa Kısa #4)<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;"> Merhaba gülmek için yaratılmış okur, gözleri çipil çipil bakan okur.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Toplamda 4 farklı askeriyenin duvarlarında gördüm şunu aynen yazıyorum.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red; font-family: Georgia;">D</span></b><span style="font-family: Georgia;">ikkatli ol Mehmetçik,</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red; font-family: Georgia;">İ</span></b><span style="font-family: Georgia;">şini ciddi yap,</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red; font-family: Georgia;">K</span></b><span style="font-family: Georgia;">aza geliyorum demez,</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red; font-family: Georgia;">K</span></b><span style="font-family: Georgia;">endini koru,</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red; font-family: Georgia;">A</span></b><span style="font-family: Georgia;">klını kullan,</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red; font-family: Georgia;">T</span></b><span style="font-family: Georgia;">ehlikeyi gör,</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red; font-family: Georgia;">L</span></b><span style="font-family: Georgia;">üzumsuz iş yapma,</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red; font-family: Georgia;">İ</span></b><span style="font-family: Georgia;">bret al hatalarından</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red; font-family: Georgia;">O</span></b><span style="font-family: Georgia;">laysız tamamla askerliğini,</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red; font-family: Georgia;">L</span></b><span style="font-family: Georgia;">azımsın sen Vatana!</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">İlk harflere baksana yok sonunda ama ilk harfleri kırmızı ve kapkalın yazdıkları için akrostişi kaçırmanın imkânı yok. Gözünüze sokuyorlar adeta. Ayrıca ben hayatımda bu kadar zorlama bir akrostiş görmedim. Muhtemelen askeriye dışında da göremem. Ayrıca sonuna kadar bir baba edasıyla nasihat verirken en sonda azarlaması gerçekten çok ilginç.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Askerliğin en önemli ritüellerinden birisi de <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">’askerde maç izlemek</i></b>’. Benim acemiliğim biraz şanslıydı sanırım. Çünkü taburda Lig TV vardı ve lig maçlarını izleyebiliyorduk. Tabii askeriye açısından akıllıca bir hamle, 300 tane erkeği aynı anda neyle meşgul edebilirsin? Tabii ki <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">futbol</b>. Bunun sonucu olarak da her maç yaklaşık 100 kişi televizyonun başına toplanıp maç izledik. Akşam yapacak daha iyi bir iş olmadığından, ben izlenebilecek tüm maçlarda yerimi aldım. </span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Şimdi nasıl <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">İngiltere</i></b>’de ada ülkelerinde falan futbol acayip önem verilen bir organizasyon, işte adamlar artık aşmış, oturuyorlar efendi gibi maçlarını izliyorlarsa burada da ortam aynı. Gerçi orada sebep saygı, bizde sebep <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">‘en önde</i></b> <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">oturan komutanlar</i></b>’. Yani sıkıysa taşkınlık yap, sıkıysa holigana bağla. </span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Tabii arada gözle görülür farklar da olmuyor değil. Örneğin biliyorsunuz İngiltere’de bir takım gol kaçırdığında tribünden tek kişiden çıkarmışçasına bir ‘<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">AAAUUUOOO’</i></b> ya da ‘<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">HHUUUUUU’</i></b> sesi çıkıyor. Bu olay askerlikte de oldukça büyük benzerlikte yaşanıyor. Tek fark çıkan ses bizde ‘<b style="mso-bidi-font-weight: normal;">EEEAMMUĞĞUAAGGOOYYMM’</b> ya da ‘<b style="mso-bidi-font-weight: normal;">HAYANANISKIII’</b> şeklinde oluyor. Ama hep bir ağızdan. Sanki Akseki Jandarma Tabur Komutanlığında değil de Anfield Road’daymışçasına.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">’Daymışçasına’</i></b> da çok rahat köy ismi olurmuş ha.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">-Nerelisin abi?</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">+Konya.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">-Neresinden?</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">+<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">Daymışçasına</i></b>.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">-OO topraam ne haber ya?</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">gibi.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">’Er ve erbaşlar giremez</i></b>’ lafı hiç bu kadar can yakmamıştı bu arada.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Oradaki erbaş ibaresi de aşırı gereksiz. Adam kısaca asker giremez demek istiyor. Ben şimdi çavuş oldum, yani erbaş. Gidip, ‘<i style="mso-bidi-font-style: normal;">dayı ben çavuşum girebilir miyim</i>?’ mi diyecektim erbaş yazmasaydı. Çok saçma. Çorbacılar sizi kınadım ve laflar hazırladım. </span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Fotoğraf diyemeyen bir fotoğrafçımız vardı birlikte. ‘<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">Futrağf’</i></b> diyordu fotoğrafa. Kendisi fotoğrafçı görünümlü işportacıydı bu arada. Herif yemekhaneden götürdüğü masalarla açtığı fotoğraf standının yanında bir adet de don, atlet, çorap, el feneri, <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">kulak tıkacı</i></b>, tırnak makası, dikiş seti, <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">oda spreyi</i></b>(valla), deodorant, vatka (ayakkabıya koymalık) gibi ürünlerden oluşan yardımcı stand açıyordu. Aynı zamanda askeriyenin mektup, posta gibi ihtiyaçlarını getirip götürüyor ve tabii ki asıl işi fotoğrafçılığı da yapıyordu.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Öyle bir adamdı ki <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">futrafçı Mehmet Abi</i></b>, akla hayale gelemeyecek yerlerden fırlayıp, fotoğraf çekmek istiyordu. İçtimaya mı toplanıyoruz hop Mehmet abi orada. Yemek mi yiyoruz, Mehmet Abi ‘<i style="mso-bidi-font-style: normal;">Yemek yerken futrağğğf?</i>’ diye yanaşıyor. Bir keresinde çarşıya çıktık, ilçede tepe bir yer var ama baya (<i style="mso-bidi-font-style: normal;">evet bayağı diye yazıldığını biliyorum canım TDK okur</i>u) dağ gibi yüksek. Oralarda gezinirken ne oldu nasıl oldu anlamadan bir taşın altından çıkıp ‘<i style="mso-bidi-font-style: normal;">manzarada futrağf gençler</i>?’ diyerek bizi <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">sıçırttırmaya</i></b> teşebbüs etti. Çok ilginç adamdı yani. </span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Sallama çayın poşetini kendi ipi vasıtasıyla, çubuk yardımı ile sıkaraktan posasını çıkartan adamın hırsı bende olsaydı, belki dünyayı ele geçiremezdim ama en azından <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">Beylikdüzü</i></b>’nde ileride değerlenecek birkaç dönüm arsa alabilirdim. Çünkü bu işler için en iyi adres <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">Beylikdüzü</i></b>’dür. Yıllardır değerlenemedi gitti sıçtığımın yeri.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Bence bu yazı için bu kadar gülmelik hikaye yeter. Bir sonraki yazı aslında hazır ama hemen yayınlamıyorum ki ilişkimizi canlı tutayım. Arada <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">küçük süprizler</i></b> yapmak isterseniz yorum falan yapın ne bileyim öyle çiçeğe böceğe lüzum yok. Zaten aşk doktoru <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Mehmet Coşkundeniz</b> diye de birisi yok. Ev kadınlarının hayal gücü ile yaratılmış bir android kendisi. Hem coşkundeniz diye soyadı mı olur allasen. Haydin (yanaktan makas almaca)</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;"><span style="font-family: Georgia;">(Gelecek sayı kısa kısa’da olacaklar: Amerika’da blog tutmanın incelikleri, askerde erkek muhabbeti nedir, nasıl yapılır, hemşirelerin gelişi ile birlikte yaşanan bayram havası, Ali Kaptan’ın askerlik anıları, üniversite mezunu adamların yürüyememesi, ilişkiyi sağlamlaştıracak birkaç küçük öneri ve daha pek çok komiklik ‘Askeri Kısa Kısa 5’te sizlerle olacak)</span></i><span style="font-family: Georgia;"></span></div>littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-11633346051209925032011-10-14T17:32:00.000+03:002011-10-14T17:32:34.938+03:00Bir Buluşmanın Anatomisi<!--[if gte mso 9]><xml> <w:WordDocument> <w:View>Normal</w:View> <w:Zoom>0</w:Zoom> <w:HyphenationZone>21</w:HyphenationZone> <w:PunctuationKerning/> <w:ValidateAgainstSchemas/> <w:SaveIfXMLInvalid>false</w:SaveIfXMLInvalid> <w:IgnoreMixedContent>false</w:IgnoreMixedContent> <w:AlwaysShowPlaceholderText>false</w:AlwaysShowPlaceholderText> <w:Compatibility> <w:BreakWrappedTables/> <w:SnapToGridInCell/> <w:WrapTextWithPunct/> <w:UseAsianBreakRules/> <w:DontGrowAutofit/> </w:Compatibility> <w:BrowserLevel>MicrosoftInternetExplorer4</w:BrowserLevel> </w:WordDocument> </xml><![endif]--><!--[if gte mso 9]><xml> <w:LatentStyles DefLockedState="false" LatentStyleCount="156"> </w:LatentStyles> </xml><![endif]--><!--[if gte mso 10]> <style>
/* Style Definitions */
table.MsoNormalTable
{mso-style-name:"Normal Tablo";
mso-tstyle-rowband-size:0;
mso-tstyle-colband-size:0;
mso-style-noshow:yes;
mso-style-parent:"";
mso-padding-alt:0cm 5.4pt 0cm 5.4pt;
mso-para-margin:0cm;
mso-para-margin-bottom:.0001pt;
mso-pagination:widow-orphan;
font-size:10.0pt;
font-family:"Times New Roman";
mso-ansi-language:#0400;
mso-fareast-language:#0400;
mso-bidi-language:#0400;}
</style> <![endif]--> <br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-size: 14.0pt; line-height: 150%;"> <span style="font-size: small;"> Saate baktığında 12:34:56 ‘ydı. ‘<i>Ehehe negzel saat lan</i>’ diye düşündü. Tekrar Taksim Metrosundan Burger King’in önüne doğru akan kalabalığa dikkatle bakmaya başladı. Daha önce bunu kaç kez yaptığını düşündü. ‘<i>Hayatım Burger King’in önünde seveceğim kızı beklemekle geçti amınike</i>’ diyerek kaderine tam olarak küsmese de teessüf etti. Saat 12:36:49’du ve hiç de güzel bir saat değildi.</span></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-size: small;"><span style="line-height: 150%;"><span> </span>İnternette konuşurken kendisini tanıyabilmesi için 4 adet fotoğrafını göndermişti kız. <i>Burger Önü, </i>bu fotoğrafların hepsinde neden sadece boyundan yukarısının olduğuna dikkat etmemişti. Acaba kız geri kalanı <i>Burger Önü</i>’nün hayal gücüne mi bırakmak istiyordu? <i>Burger </i></span><i><span lang="EN-US" style="line-height: 150%;">Önü</span></i><span style="line-height: 150%;"> saatine bir kez daha baktıktan sonra tam umudunu kesmeye başlamıştı ki fotoğraflarda gördüğü yüzü yüzlerce kişinin arasından, <i>hani Amerikan filmlerinde FBI’ın falan bilgisayarları aradığı yüzü böyle tırrrr diye tarayarak bir tanesiyle ‘Perfect Match’ diye eşleştirir, </i>aynı o hesap eşleştirdi. ‘<i>Oh’</i> dedi coşkusuna hakim olamayarak. ‘<i>Sonunda Ay Yüzlü’mü buldum.’ </i></span></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-size: small;"><span style="line-height: 150%;"><span> </span>Kız gerçekten ay yüzlüydü. Ama işin kötü tarafı alt tarafında da aydan esintiler vardı. <i>Burger Önü </i>için ne üzücüdür ki, <i>Ay Yüzlü’den </i>ay parçası diye bahsetmek imkansıza yakındı. Yani ay parçası değil ay tamamıydı daha çok. En azından ay kadar hacim kaplıyordu uzay boşluğunda. <i>Burger Önü</i> bunu fark ettiği anda ‘<i>ya pardon, şey ımm benim karşıya geçmem lazım da bir liranız var mıydı acıba</i>’ diyen rastalı saçlı Greenpeace’çi tipli yavşak dille konuşan bir çocuk yanaştı, ‘<i>Siktir git lan başımdan, başlarım bi lirana da balinana da</i>’ diyerek hıncını rastalıdan çıkarttı. Rastalı ise ‘<i>ne balinası .mınakoyim, deli herhalde</i>’ diye düşünerek kendine yeni avlar aramaya koyuldu. Halbuki bilmiyordu ki bu tiple Greenpeace’çinin kralı, doğa dostunun feriştanı olurdu.</span></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-size: small;"><span style="line-height: 150%;"><span> </span><i>Ay Yüzlü</i>, <i>Burger Önü</i>’ne yaklaştı, yaklaştıkça çocuğun gözünde devleşti (mecazen değil). <i>Burger Önü</i> elini uzatarak tokalaştı <i>Ay Yüzlü</i> ile. Hiç de romantik komedilerdeki gibi bir tanışma değildi bu, ne birisi Hugh Grant’tı ne de diğeri Jennifer Aniston. Gerçi kızdan bir seferde 4 tane Jennifer çıkardı ama bu aynı mutluluğu vermezdi büyük ihtimalle. <i>‘Aç mısın, bişeyler yiyelim mi?’</i><span> </span>sonunda soru işareti olduğundan bir soru cümlesi sayılabilirdi belki, ancak cevabı bilinen şeye soru denmezdi güzel Türkçe’mizde. ‘<i>Off midem kazınıyor’</i>, <i>Ay Yüzlü</i>’nün dünya üzerinde verebileceği cevap olasılıklarının %97,328931’ini kapsıyordu (olasılıksız kafası). Bu sebeple yemek yemek için nereye gideceklerine karar verme aşamasına geldi durum. </span></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-size: small;"><i><span style="line-height: 150%;"><span> </span>‘Yemek yerine karar verme’</span></i><span style="line-height: 150%;"> ortalama 5 seneyi doldurmuş ilişkilerden öncesinde iki tarafın ortak noktada buluşması için en az 15 dakikayı harcamalarına sebep olan büyük bir belirsizliktir. Heisenberg bu sorunu yaşasa ‘<i>valla benim bulduğum Heisenberg Belirsizlik ilkesi tırtmış abi bu sorunun yanında’</i> der, bilim dünyasında şok etkisi yaratırdı. Sonuç olarak ikisi de aşırı kibarlaşarak yemek yenecek yeri seçme olayını karşı tarafa paslıyor ancak diğeri cömertçe iade ediyordu. 15 dakikanın sonunda bir kebapçıya gitmeye karar veriyorlardı. <i>Burger Önü</i> menüde 4 lira yazan, ancak ortaya söylendiğinde bir anda duble porsiyona dönüşüp hesapta 8 lira olarak karşısına çıkacak olan çoban salatanın bilincinde olarak kebapçıya giriyordu. Biliyordu ki menüsü Osmanlı döneminden kalma ferman kapaklarına benzeyen kebapçılarda hesaba itiraz edilemezdi. Hele yanında ilk kez buluştuğu birisiyle bu ihtimal sıfıra iniyordu.</span></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-size: small;"><span style="line-height: 150%;"><span> </span>Mekandan çıkarken görüyoruz ikiliyi. <i>Ay Yüzlü</i> doymuş ve mutlu, <i>Burger Önü </i>ise kazıklanmış gibi duruyordu. <i>‘Bir yemeğe 54 lira verilir mi lan?’ </i>düşüncesi adeta karikatürlerdeki gibi bir düşünce balonu olmuş ve diğer faniler tarafından da görülebilir hale gelmişti. <i>Ay Yüzlü </i>metroya girmek için ayrılırken mutluluktan (belki de doymuşluk hissidir, tam bilemiyoruz) sırıtırken, <i>Burger Önü</i> otobüse biner binmez bir hışımla telefon rehberinden bir numara siliyordu.</span></span></div>littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-88175747425510260282011-10-03T17:36:00.000+03:002011-10-03T17:36:33.072+03:00Kısa Kısa #66 (Askeri Kısa Kısa #3)<!--[if gte mso 9]><xml> <w:WordDocument> <w:View>Normal</w:View> <w:Zoom>0</w:Zoom> <w:HyphenationZone>21</w:HyphenationZone> <w:PunctuationKerning/> <w:ValidateAgainstSchemas/> <w:SaveIfXMLInvalid>false</w:SaveIfXMLInvalid> <w:IgnoreMixedContent>false</w:IgnoreMixedContent> <w:AlwaysShowPlaceholderText>false</w:AlwaysShowPlaceholderText> <w:Compatibility> <w:BreakWrappedTables/> <w:SnapToGridInCell/> <w:WrapTextWithPunct/> <w:UseAsianBreakRules/> <w:DontGrowAutofit/> </w:Compatibility> <w:BrowserLevel>MicrosoftInternetExplorer4</w:BrowserLevel> </w:WordDocument> </xml><![endif]--><!--[if gte mso 9]><xml> <w:LatentStyles DefLockedState="false" LatentStyleCount="156"> </w:LatentStyles> </xml><![endif]--><!--[if gte mso 10]> <style>
/* Style Definitions */
table.MsoNormalTable
{mso-style-name:"Normal Tablo";
mso-tstyle-rowband-size:0;
mso-tstyle-colband-size:0;
mso-style-noshow:yes;
mso-style-parent:"";
mso-padding-alt:0cm 5.4pt 0cm 5.4pt;
mso-para-margin:0cm;
mso-para-margin-bottom:.0001pt;
mso-pagination:widow-orphan;
font-size:10.0pt;
font-family:"Times New Roman";
mso-ansi-language:#0400;
mso-fareast-language:#0400;
mso-bidi-language:#0400;}
</style> <![endif]--> <br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">Naber ay parçası suratlı okur. Senin o tatlı canını beğğn. Yazıya geçiyorum alt maddeye sıçra hemen.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*Gel gel burası çok güzel, önce komik gelmiyo ama sonra alışıyosun.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*Askeriyede en önemli kurallardan biri sabah yatağını yapmak, sürekle övündükleri çok da üzerine düştükleri bir konu. Ama olayı o kadar abartmışlar ki mantık sınırlarının dışında isteklerde bulunmaya başlamışlar. Adam diyor ki yatak o kadar düz olacak ki demir para attığında üzerinde <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">sekecek</i></b>. Ya bi’ <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">sektir git</i></b>, ne <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">sekmesi</i></b> kardeşim. Bu fizik kurallarının dışındaki isteği o kadar özümsemişler ki, yatağı ne kadar düzgün yaparsan yap yine de beğenmiyorlar. Tabii sen de sallamıyorsun bir süre sonra. He deyip geçiyorsun.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*Bu arada askeriyede yıl hala 1998. O yılda kalmışlar ilerleyememişler. Güldürme yöntemi tek: <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">FIKRA. </b>Komutan topluyor 250 kişiyi, 1995 yılında üretilmiş bir fıkrayı anlatıyor, e anlatan komutan olduğundan kahkahalarla gülmek mecburi. Adam da herkes güldüğü için yıllardır anlatıyor da anlatıyor.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*Çevrenizde görmüşsünüzdür. Nerede bir müdür, efendime söyliyim, şirket sahibi ya da deminki örnekteki gibi komutan falan var bu insanların espri kabiliyetleri ekseriyetle sıfırın altındadır. Çünkü altındaki elemanı bu adam ne anlatırsa anlatsın güldüğü için kendi kendine ‘<i style="mso-bidi-font-style: normal;">hee’</i> diyor, ‘<i style="mso-bidi-font-style: normal;">benim espri yeteneğim gerçekten fevkaladenin fevkindeki herhalde ki’</i> diyor, bak kendi kendine düşünürken bile kötü espriye talim <i style="mso-bidi-font-style: normal;">‘ben bu espri anlayışımı sürdüreyim’</i> diyor. Bir Allahın kulu da çıkıp ‘yetti be senin pis esprilerinden’ diyemediğinden aynen devam.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*<b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Bok</b>’u biliyorsunuz hepiniz. Genelde çizgi filmlerde ya da resimlerde hep böyle yuvarlak yuvarlak üst üste koni biçiminde resmedilir. (allaam ne anlatıyorum ben) Ben şimdi bunu düşünüyorum da bu boku oluşturmak için insanlar götünü döndüre döndüre mi s.çıyor. Geceleri bunu düşünmekten uyuyamıyorum.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjsDiiS-lMsYzUiIN6w1eFaI2L1Km8nocGk6fqTRzbzsUujGsJjv1btckbf1yxkCRG_90BLDh56ARbqJ42LpUaXQY8zYwHEcrSqDpGrbzHXLzXq6__MBbXQDuY3jsu6LNA6sECcM9Mt_4wz/s1600/bok.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjsDiiS-lMsYzUiIN6w1eFaI2L1Km8nocGk6fqTRzbzsUujGsJjv1btckbf1yxkCRG_90BLDh56ARbqJ42LpUaXQY8zYwHEcrSqDpGrbzHXLzXq6__MBbXQDuY3jsu6LNA6sECcM9Mt_4wz/s1600/bok.jpg" /></a></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;"> </span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*Şaka bokunu bulan insana saygı duyamıyorum.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*Askerde her ‘<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">Kıt’a dur</i></b>’ dendiğinde aklıma ‘<b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Carte D’or</b>’ geliyor.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*<b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Vianetta</b> da ne ünlüydü be bi’ aralar. Tam orta halli kesimin lüks tüketimiydi. Kendimden biliyorum. <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Max</b> mesela evimizin çocuğu gibiydi. Yani arada bakkala ekmek almaya göndersek gider, üstüne de kendine çikolata al desek alır, öyle bizden biriydi. <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Kornet</b> teyze dondurmasıydı. <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Cornetto</b> değil ama kornet. Biliyorsunuz teyzeler dondurma yerken nedeni belirsiz şekilde gülerler. Ve kesinlikle dondurmayı poşetlerinden çıkartmazlar.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">Teyze ve amcaların dondurma yerken neden poşetlerini çıkartmadan yediğinin sırrını keşfetmeye çalışan bir antropolog garip bir şekilde ortadan kayboldu</i></b> diye iddialar gündeme gelse hiç düşünmeden inanırım.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*Askerliğin acemilik kısmında tek paşa görme ihtimaliniz, ‘<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">paşa çayı</i></b>’dır.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*Ne s.kim bi’ cümle oldu lan bu böyle.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*’Bu böyle’ diye şarkı yapmak da kitleleri t.şağa almaktır bence. </span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">-Ne? Nasıl?</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">+Bu böyle. (sessizlik)</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">Vay seni Sertab.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">Sertab Erener</i></b>’in ismini <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Sertap</b> diye okuyup <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">Sertab</i></b> diye yazmamız hangi dilbilgisi kuralına uyuyorsa ben o dilbilgisi kuralının g.tüne koyiyim afedersiniz.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*Farkındaysanız bir an için kendimi kaybettim.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*Askere ilk geldiğim gün gördüğüm ‘<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">dünyanın en düzgün konuşan adamı</i></b>’ ki kendisi üniversitede öğretim görevlisi olarak görev yapıyor. Bu adam ortama öyle bir uydu ki yaklaşık 4. günde cümlede 3 küfür ortalamasıyla oynamaya başladı. <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">Ama nasıl koyuyor hoca</i></b>, kulaklarınıza inanamazsınız.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*İlk kez komiklik bakımından kendime çok benzeyen biriyle tanıştım sevgili okurcan. Yani espri yapma stili, güldürme şekli bana çok benziyor. İnsanın kendisini dışarıdan görmesi gibi bir şey. Bazen çok antipatik geldiğini görünce de çok üzüldüm lan. Pis herif nerden çıktın karşıma.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*<i style="mso-bidi-font-style: normal;">3. askerlik kısa kısa</i>’sının da, kısasa kısas, burada sonuna gelirken ban klavyede <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">littleiv</b>, ben yazım ekibinde <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">littleiv</b>, ben renklendirmede <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">littleiv</b> ve ben ulaştırmada <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">littleiv</b> diyerekten adeta tek başıma dev bir orkestra olduğumun altını <u><span style="color: black;">kırmızı k<span style="background-color: black;"></span>alemle</span></u> çiziyorum ki dikkat çeksin.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">*Burunlarınıza birer <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">pıt pıt</i></b> yaparak uğurluyorum sizi. Hadi baybay.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;"><span style="font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Latha;">(Gelecek sayı kısa kısa’da olacaklar: askeriyede astokriş yapabilmek, askerde maç izlemek, efsane fotoğrafçı ağbinin maceraları, Mehmet Coşkundeniz’in aslında olmaması ve daha pek çok komiklik ‘Askeri Kısa Kısa 4’te sizlerle olacak)</span></i></div>littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-448062547182647738.post-3279441603285132302011-09-23T16:35:00.001+03:002011-09-23T16:40:21.438+03:00Kısa Kısa #65 (Askeri Kısa Kısa #2)<div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">Selamlar sevgili karda kışta güneşte yağmurda beni yalnız bırakmayan kaşları keman okur. <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">Nasılsınız inşallah keh keh</i></b>. Ya böyle espriler yapıp gülen biri olsaydım gerçekte. Kendinizi aldatılmış hissederdiniz değil mi? O yüzden şimdi gerçek şakalarımıza geçiyorum.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Gerçi düşündüm de benim çocukluğumda okuduğum kitaplar arasında <i style="mso-bidi-font-style: normal;">Yalvaç Ura</i>l’ın <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">Zıpırsal Bilmeceler</i></b> adıyla yayınlanan, <i style="mso-bidi-font-style: normal;">Türk halkının espri anlayışını yok etmek amacı</i>yla hazırlandığı iddia edilse müebbet ile karara bağlanmasına sebep olacak bir kitap vardı. O günlerden bu günlere iyi gelmişim valla.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://www.kidap.com.tr/zipirsal-bilmeceler-yalvac-ural-r48974-sz380.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://www.kidap.com.tr/zipirsal-bilmeceler-yalvac-ural-r48974-sz380.jpg" /></a></div></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Askerdeki 3. günümde kola içtiğimde yaşadığım mutluluğu tarif etmem imkansız sevgili blog sever dostlarım. Ki normalde pek fazla kola içen de biri değilim ama burasının psikolojisi çok farklı lan. </span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Sivil yaşamda cep telefonunu yoğun kullanan bir insan olduğumu tahmin ediyorsunuzdur. Askere gelmemin ilk günlerinde cebimde gaipten titreşimler hissetmeye başlayınca <i style="mso-bidi-font-style: normal;">‘a-ha’</i> dedim. ‘<i style="mso-bidi-font-style: normal;">Benim kafa gitti, ben en iyisi kaçayım bu askerlikten</i>’. Sonra tabii vazgeçtim.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Askerde son moda <i style="mso-bidi-font-style: normal;">komutan</i>a <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">hocam</i></b> demek. İnsanın ağzı ister istemez kayıyor. Tabii her <i style="mso-bidi-font-style: normal;">hocam</i> diyenin 30 şınav çekmesi tatsız bir ayrıntı.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Komutan’a hocam demenin yanında (tabii bu söylediğim acemi birliği için geçerli) diğer asker alışkanlıkları da kayboluyor sanırım yavaş yavaş. O <i style="mso-bidi-font-style: normal;">devrem</i>’ler <i style="mso-bidi-font-style: normal;">tertip</i>’ler hep yerlerini hocam’lara kanka’lara hatta <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">kanks</i></b>’lara bırakmış durumda. Gerçekten çok üzücü.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Bazılarınız biliyordur, acemiliğin ilk 15 günü paso sağa dön, sola dön, yürü allah yürü formatında geçmekte. Bizim birlik de komando birliği olduğundan, bu adamların hayatlarının 15 ayı burada geçiyor. Arada da hoparlörlorlörlereuimlekuimlek. <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">A ha klavyenin kontrolünü kaybettim bi’ an</i></b>. Hoparlörlerden müzik veriyorlar. Tam biz yürürken birden <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Hande Yener</b> çalmaya başlaması ile ‘<i style="mso-bidi-font-style: normal;">Bodrum’a da gittik beraber İstanbul’da da yaşadık</i>’ melodisi ile yürüyüşe geçmemiz bir oldu. Garip bir tecrübeydi. Gerçi sonrasında Demet Akalın, Bendeniz, Ankaralı Hatice(?) ve İsmail Türüt ile de yürüyüş yaptığımızdan çok yadırgamadım.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Bu gazetelerin spor sayfalarında maç analizi kısımlarında kim kaç puanlık oynamış not veriyorlar ya hani. Bazı futbolcular 89. dakikada falan oyuna girince böyle adının yanında parantez içinde soru işareti oluyor, Mustafa Sarp (?) , gibi. Yani diyor ki, <i style="mso-bidi-font-style: normal;">lan ben buna ne desem boş</i>. Ben o soru işareti puan alan adam olsam 3 gün insan içine çıkamam. Evde yataklara düşer ağlarım. Öyle de ezik bir durum.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Ev telefonu ile konuşurken birden yan odadaki cep telefonunuzun çalmaya başlaması, konuştuğun kişiyle konuşmayı hızlandırmaya çalışman ama onun ısrarla konuşmayı uzatması, alelacele telefonu kapatıp diğer odaya yetişirken cep telefonunun susması. Gerçekten kahır bela bu değilse başka hiçbir şey değil.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Askere gideceğim ilk belli olduğunda ‘<i style="mso-bidi-font-style: normal;">ooo <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Antalya</b> çıkmış</i>’ diye sevinen ben ‘<b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Akseki’</b> adlı Antalya’dan çok Konya’nın güzide bir ilçesi olma çabası içindeki güzide beldemizin Akseki değil ‘<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">Ats.ki</i></b>’ olduğuna kanaat getirdim.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Çarşısı toplam 45 saniyede gezilebilen bir yerden bahsediyorum. Sokakta 16-23 yaş aralığında insan gördüyseniz gerçekten çok şanslısınız.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Askeriye gerçekten çok ilginç bir ortam. Her şeyi sırayla yapıyorsunuz. Zaten günde 6-7 defa içtimaya çıkıyorsunuz. Ha babam sıra ol. Yemeğe sırayla, kantine sırayla, tuvalete sırayla, banyoya sırayla. Normal hayata döndüğümde sokakta yürürken önümdeki insanlara ‘<i style="mso-bidi-font-style: normal;">hizaya geç, istikametini kontrol et!</i>’ diye bağırarak muhteşem dayaklar yemeyi planlıyorum. </span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Normal hayatta yok efendim kirli sakal aman efendim top sakal şekilleri diye anlatanlara imrenerek bakan ben askerde sakalsız olmanın avantajını mükemmel yaşadım. Burada<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;"> sabah sakal traşı olup akşam Suavi’ye dönen adamlar</i></b> arasında 3 günde bir traş olarak büyük rahatlık yaşıyorum.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Ben traş bıçağı için reklam filmi çekecek olsam hiç düşünmeden firmanın reklam yüzü olarak <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Suavi</b>’yi seçerim. Hatta kendisi reklam yüzünden çok <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">reklam sakalı</i></b> olur tabi ama ben kendisini hiç bozmadan ‘<i style="mso-bidi-font-style: normal;">Suavi’ciğim sen bizim reklam yüzümüzsün canım benim, ha koçuma ha sakallıma benim</i>’ diye gaz verirdim kendisine. </span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://www.spordasondakika.com/banka-sanatci-suavi-yi-oldurdu-6-mayis-2011-33434h.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://www.spordasondakika.com/banka-sanatci-suavi-yi-oldurdu-6-mayis-2011-33434h.jpg" /></a></div><div style="text-align: center;"><span style="font-family: Georgia;"> <i><span style="font-size: x-small;">ha goçuma</span></i></span></div></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">’Jilettt maküççç. Tek bıçakla Suavi’yi bile traş eder!!!’’</i></b> </span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*A-ha reklam sloganını da buldum.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Koğuşta, yemekhanede, içtimada, durup dururken çat diye kalemle not defterini çıkartınca garip bakışların hedefi oluyorum. Adeta ilginçlikler adamı oldum, halbuki aklıma gelen komik şeyi not alıyordum ben orada. Askeri bilgilerle ilgili aldığım notlar, twitter ve blog için aldığım notların %1’i kadar falan tahminen. Gören komutan da benim içimde iflah olmaz bir vatan sevgisi olduğunu zannediyor. Hiç sesimi çıkartmıyorum, bozmuyorum.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Düşünüyorum da <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Burkina Faso</b>’lu olmak çok üzücüdür lan. Askere falan gelsen kazara;</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">-Nerelisin tertip?</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">+Burkina Faso’luyum abi.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">-Neresinden?</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">+Merkezin <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">Kumbambayii Kumbamba</i></b> köyünden :) </span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">üzücü anlar. Gerçekten yürek parçalayıcı: Ne hemşerin olur ne üst devren.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">*Erkeklerin yuvarlak olup voleybol oynaması kadar da çirkin bir şey yok ha. Amerikanların ‘<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;">so gay</i></b>’ dediği durum.</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><span style="font-family: Georgia;">Haydin sağlıcakla (arkadan su dökme efekti)</span></div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><br />
</div><div class="MsoNormal" style="line-height: 150%; text-align: justify;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;"><span style="font-family: Georgia;">(Gelecek sayı kısa kısa’da olacaklar: askerde yatak yapmanın incelikleri, askeriyedeki tek güldürme yöntemi: Fıkra, şaka bokunun günlük hayatımızdaki yeri ve önemi, dondurma dünyası, Sertap Erener ve şarkılarının incelenmesi, askerde küfür ve daha pek çok komiklik ‘Askeri Kısa Kısa 3’te sizlerle olacak)</span></i></div>littleivhttp://www.blogger.com/profile/15520880043412487908noreply@blogger.com6