kısa kısa #14

*selam sevgili okur. naber ne yaptın. hava yağmurlu istanbul'da, botlarımı getirmemiştim ben daha ya. ne yağmuru hemen. haftaya başlasın hadi. canım kısa kısa yazmak istedi. taslaklarda çok mesaj birikti biraz boşaltıyım. başlıyoreeee (tiki kız blogu gibin)

*metrodan inerken kapının hizasında durup binmeye çalışanlara pis omuz atıyorum. önce inenlere yol vericeksiniz arkadaş. böyle omuzlarımı şişire şişire iniyorum binmeye çalışanlara çakıyorum omuzu. bir kere de biri çıkıp 'pişt bilader yavaş olsana' demedi arkadaş. dese tepkim 'hey dostum burası türkiye, önce metrodan inenlere yol vericeksin. yoksa o koca kıçını tekmelerim' olur. dayak yeme olasılığımı arttırırım muhtemelen.

*bayındırlık ve iskan bakanlığı diye bakanlık var. bence bakanlıklar arasında en tırtı kendisi.

-ne bakanısın
+bayındırlık ve iskan bakanıyım
-peki ya gözlerin niye doldu
+hiç toz kaçt..toz kaçt.. böhühühühühü

lütfen bayındırlık ve iskan bakanlarına daha nazik yaklaşalım onu da en az bir içişleri en az bir kültür ve turizm bakanları kadar koruyup kollayalım. benim fikrim bu yönde.

*'ne diyoon lan sen sibooooooop' şakasına güldüğümüz günler vardı. güzel günlerdi. özlüyorum bazen.

*libya bayrağını bilenlerini vardır belki. düz yeşil bayrak. abicim bu nasıl bir kolaya kaçmadır ya. olm ülke kurmuşsun, tam bilmiyorum ama öyle hadi ülke kuralım diyerek olmayacak bir şey. mutlaka bir takım savaş olaylarına girmişsin. başkent seçmeler cumhurbaşkanı ya da kral bulmalar. meşakkatli işler. bu sırada bir de ülkenin bakınca tüylerinin diken diken olacağı içinin gururla dolacağı bir bayrağı olması lazım. o da ne! düz yeşil bayrak. yazık sizin libyalılığınıza be.
evet libyalılık. bu kadar kolaya kaçılmamalı bence.
efsanevi libya bayrağı

*lansman kelimesinin anlamını sorsan bana bir iki ık mık ederim az buçuk açıklarım belki ya da açıklayamam tam emin olamadım şimdi, ama kullanmaktan aşırı bir haz duyuyorum. lansman..lansman. bakın kulağa ne kadar hoş geliyor. olur olmadık yerlerde kullanarak rezil olabiliyorum ama lasnman'ın bana verdiği haz başka bir kelimede yok. seviyorum lansmanı.

*dikkat ettim ben, genelde dikkat ederim çünkü o yapıda bir insanım. blog falan okurken mesela parantez içindeki kısmı çok daha hızlı şekilde okuyorum. hızlı ve azcık daha sessiz böyle. sanki orası öyle okunsun gibi yazılmış gibi geliyor bana. 2 tane gibiyi üstüste kullanarak çok çirkin bir görüntü sergilemiş olsam da başka türlü bu anlamı yakalayamadım nedense. güzel türkçe'miz. farkettim de ilk gibi yerine diye desem daha güzel olucak. ama ben napıyorum silmeyip böyle hepsini yazıyorum bloga. son derece şeffaf blog. littleiv blogspot. littleiv blogspot. blogda bir numara. littleiv. eheh

*hadi yeter bu kadar şimdilik. blog yazmaktan ciddi ciddi zevk almaya başladım çünkü takip ediliyorum biraz biraz. çok hoş bir duygu. pohpohlanmayı seven bir yapım olduğundan her yorum, oy beni gaza getiriyor. tam gaz devam. görüşürüz ahali. sevgilerimle.

4 yorum var. oy verme şeysi yok yorum için tıklat:

Z.T. dedi ki...

oo şımarık oldunuz başımıza amaaa :)

littleiv dedi ki...

yalan yok resmen şımardım :)

Loana dedi ki...

şımar şımar :) valla insan yorum falan görünce çok mutlu oluyo. o kadar şeyi kendim yazıp kendim okuduktan sonra bu günler nimet tam :b

lansman neymiş bu arada? valla merak ettim okurken

littleiv dedi ki...

littleiv'den okuyucularına dev hizmet:

lansman: bir ürün/hizmet ya da firmanın belirlenmiş bir konumlandırma ile markete sürülmesi durumunu, yani ilk kez ortaya çıkışını dile getirir.

yaa yaa :)

wibiya widget